18 Kasım Antibiyotik Farkındalık Günü | Define işaretleri ve anlamları

18 Kasım Antibiyotik Farkındalık Günü

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Enfeksiyon hastalıkları sık rastlanan hastalıkların başında gelmektedir. Bu hastalıklara bakteri, virus, parazit ve mantarlar neden olmaktadır. Bu hastalıkların tedavisinde mikropların üremesini durduran ya da onları öldüren antimikrobiyal ajanlar sıklıkla kullanılmaktadır. Bunlar içerisinde hepimizin bildiği gibi antibiyotikler, en sık kullanılanlarıdır.
ANCAK UNUTULMAMALIDIR Kİ ANTİBİYOTİKLER ESAS OLARAK BAKTERİLERE KARŞI ETKİLİDİR. ÖZELLİKLE EN SIK ETKEN OLARAK KARŞILAŞILAN VİRÜSLERE HİÇBİR ETKİSİ YOKTUR.
Antibiyotikler özellikle gereksiz yere yaygın ve yanlış kullanıldığında hızla direnç gelişebilir. Antibiyotik direnci, bakterilerin antibiyotik varlığında çoğalabilmeleri ve canlılıklarını sürdürebilmeleri durumudur. Antibiyotik kullanımı arttıkça doğal olarak bakterilerle antibiyotiklerin karşılaşmaları artacak ve bakteriler antibiyotikli ortamda yaşamaya uyum sağlayacaklardır. Başka bir deyişle antibiyotikler bakterileri öldüremeyecek ve dirençli bakterilerin oluşturduğu enfeksiyonlar hayatı tehdit eder duruma gelecektir.
Bugün dirençli bakterilerin neden olduğu enfeksiyon hastalıkları dünyada ve ülkemizde insanlığı tehdit eden, ciddi bir sorun haline gelmiştir. Diğer taraftan uzun süredir dirençli bakterilere etkili olabilecek yeni antibiyotikler de geliştirilememiştir. Eğer antibiyotik kullanımı kontrol altına alınamazsa kolaylıkla tedavi edilebilecek bir enfeksiyon hastalığı bile, direnç nedeniyle ölümcül olabilecek, insanlık antibiyotik öncesi çağa geri dönmek durumu ile karşı karşıya kalacaktır.
Ülkemizde antibiyotikler, en çok kullanılan ilaçlar içerisinde hala birinci sıradadır ve ne yazık ki yapılan araştırmalar bunların önemli bir kısmının gereksiz ya da yanlış kullanıldığını ortaya koymaktadır. Örneğin; nezle, grip gibi antibiyotik tedavisine hiç gerek olmayan hastalıklarda bile ülkemizde yaygın olarak antibiyotik kullanıldığı tespit edilmiştir.
Bu konudaki diğer bir sorun da; antibiyotiklerin kullanılması gerektiği durumlarda ilacın hekimlerin önerdiği doz, şekil ve sürede kullanılmamasıdır.
Gereksiz yaygın kullanım ve uygulamada yapılan yanlışlar direncin oluşmasında en önemli etkenlerdir. Buna karşın gereksiz antibiyotik kullanımından ve uygulamadaki yanlışlardan kaçınmak yoluyla direnç gelişmesinin önüne geçmek mümkündür. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; Tayland, Fransa ve Avustralya gibi bunu başarabilen ülke örneklerinin olması umut vericidir.
Bizim de ülkemizde direnç gelişimini önlemek ve oranlarını düşürmek için antibiyotikleri doğru kullanma konusunda toplum olarak farkındalığımızı ve duyarlılığımızı artırmamız gerekmektedir.
Bu amaçla 2008 yılından bu yana düzenlenen 18 Kasım Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü etkinliklerine ülke olarak katılmakta ve duyarlılığı artırıcı kampanyalar düzenlemekteyiz. Akılcı antibiyotik kullanımı ve kampanyalar konusunda daha detaylı bilgi için www.antibiyotikfarkindalik.org sitesinden yararlanmak mümkündür.
Akılcı antibiyotik kullanımı konusunda
Halkımız;
Hekim reçete etmedikçe antibiyotik kullanmamalıdır.
Özellikle grip ya da nezle gibi virüslere bağlı solunum yolu enfeksiyonlarında antibiyotiklerin tedavide yeri olmadığını unutmamalıdır.
Hekim önerdiğinde antibiyotikleri mutlaka verilen doz, şekil ve sürede kullanmalıdır.
Hasta kendisini iyi hissetse bile tedaviyi hekimin belirttiği süreden önce sonlandırmamalıdır.
Hekimlerimiz;
Antibiyotikleri yalnızca bakteri enfeksiyonlarının tedavisi için önermelidir. Bu enfeksiyonların doğru tanısı için gerektiğinde laboratuvar ile işbirliği yapmalıdır.
Grip ve nezle gibi virüslere bağlı solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde antibiyotiklerin yeri olmadığını hastalara iyice anlatmalı, hasta ısrar etse bile bu gibi durumlarda antibiyotik önermemelidir.
Hastaya hastalığı ve tedavisi hakkında gerekli bilgilendirmeyi yapmalıdır.
Eczacılarımız;
Reçetesiz antibiyotik talep eden hastalara, antibiyotiğin soğuk algınlığı, nezle gibi virüslere bağlı hastalıklarda kullanılmayacağı konusunda bilgilendirme yapmalı, antibiyotiklerin mutlaka reçete ile kullanılması gerektiği konusunda bilgi vermeli ve hekime yönlendirmelidir.
Reçete varlığında da hastanın tedaviyi hekimin önerdiği şekilde uygulaması için gereken bilgiyi vermeli ve bunun iyice anlaşıldığından emin olmalıdır.
Hastalara, daha önceki bir hastalığında kullandığı antibiyotiğin, tekrar benzer hastalığa yakalansa bile hekime danışmadan kullanmaması gerektiği konusunda bilgi vermelidir.

Antibiyotikler;
Ateş Düşürmez
Ağrı Dindirmez
Virüslere Bağlı Enfeksiyonları Tedavi Edemez
Yaygın ve Yanlış Kullanıldığında Hızla Direnç Gelişir.
Direnç Geliştiğinde Antibiyotikler Esas Etki Beklediğimiz Bakterilerin Neden Olduğu Enfeksiyonların Tedavisinde de Etkisiz Hale Gelir.
Antibiyotik Farkındalık Günü’nün (18 Kasım) Farkında Olun
Sevgili Hekimlerimiz; Gereksiz Yere Antibiyotik Reçete Etmeyiniz,
Sevgili Vatandaşlarımız; Hekiminize Danışmadan Asla Antibiyotik Kullanmayınız.
Alıntı Merkezi:
 

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Cevap: 18 Kasım Antibiyotik Farkındalık Günü

Akılcı Antibiyotik Kullanımı
Enfeksiyon hastalıkları, halk sağlığı açısından önemli ve uygun antimikrobik tedaviyle başarının sağlandığı bir alandır. Bununla birlikte gerek toplumda gerekse hastanede kazanılan enfeksiyon hastalıkları akılcı olmayan antimikrobiyal tedavilerin kullanılması sonucu tedavi edilememekte ve belki de hasta kaybedilmektedir. Uygun antimikrobiyal tedavi; sağ kalım, komplikasyon ve kronikleşmenin önlenmesi, hastalık şiddet ve süresinin kısaltılması açısından önemlidir.
Hekimlerin elektronik ortamda reçeteleme davranışlarının analiz edilmesine imkan sağlayan “Reçete Bilgi Sitemi (RBS)”nden yararlanılarak, birinci basamakta 2011 yılında düzenlenmiş reçeteler değerlendirildiğinde; toplam 439.""İletişim Bilgisi Vermek Yasak"".673 kutu ilacın reçete edildiği ve bunun %12,71 oranıyla 55.878.010 kutusun antibiyotiklerden oluştuğu tespit edilmiştir. Düzenlenmiş reçetelerin maliyet analizleri yapıldığında ise genel maliyetin % 14,14’ünü antibiyotikler oluşturmaktadır. Bu durum ülkemizdeki ilaç tüketiminde önemli bir yeri olan antibiyotiklerin akılcı kullanımının önemini göstermektedir.
İdeal antibiyotik kullanımı için; doğru tanı sonrası doğru antibiyotik; en uygun yoldan, etkin dozda, optimum aralıklarla, uygun süreyle verilmelidir. Doğru antibiyotik kullanımı için, mikrobiyolojik olarak kanıtlanmış bakteriyel bir enfeksiyonun varlığı mutlaka sorgulanmalıdır. Tanı açısından gerekli değerlendirme yapılmadan ve enfeksiyon olmaksızın antibiyotik kullanılması, seçilen antibiyotiğin yanlış olması, antibiyotik dozunun yetersiz veya aşırı olması, doz aralıklarının uygunsuz olması durumlarında antibiyotikler uygun kullanılmamış olur. Etkinliği bilinen bir antibiyotik yerine maliyeti daha yüksek ve yeni olan bir antibiyotiğin seçilmesi, gerekli olmadığı halde aynı anda birden fazla antibiyotiğin kullanılması, kültür sonucuna uygun olmayan antibiyotik kullanımı da antibiyotiğin uygunsuz kullanımına örneklerdir.
Birinci basamak tedavi hizmetlerinde tüm antibiyotik reçetelerinin çoğunlukla solunum yolu enfeksiyonları için düzenlendiğini gösterilmiştir. Birçok solunum yolu enfeksiyonu vakasında antibiyotiklerin gerekli olmadığına ve hastanın bağışıklık sisteminin basit enfeksiyonlarla mücadele edebilecek yeterlilikte olduğuna ilişkin kanıtlar mevcuttur. Sadece bakteriyel enfeksiyonlara karşı etkili olan antibiyotikler; yaygın olarak yanlış kullanımın gözlendiği soğuk algınlığı veya grip gibi virüslerin neden olduğu enfeksiyonlar için çözüm değildirler ve virüsün diğer insanlara bulaşmasını önlemezler. Antibiyotik kullanımı gerektirmeyen durumlarda, enfeksiyon taşıyan hastalardan diğer kişilere bulaşmasını önlemek amacıyla enfeksiyon kontrol tedbirlerinin alınması yeterlidir.
Antibiyotiklerin yanlış nedenlerle veya doğru olmayan biçimde kullanılması, bakterilerin sonraki tedavilere karşı direnç göstermesine neden olabilir. Antimikrobiyal direnç, bu mikroorganizmanın neden olduğu enfeksiyonu tedavi etmek veya önlemek amacıyla antimikrobiyal ajanın etkisinin azalmasına veya yok olmasına neden olur. Bakteriler için antibiyotik direnci, bakterilerin herhangi bir antibiyotiğin varlığına rağmen üreyebilmesi ve enfeksiyon yapabilmesidir. Bunun sonucunda ise, daha sonra antibiyotiğe ihtiyaç duyulduğunda işe yaramazlar. Bu yalnızca antibiyotiği uygun olmayan biçimde kullanan kişi açısından değil, sonradan dirençli bakteriye yakalanma riski olan herkes için tehlike oluşturmaktadır.
Antibiyotik direnci tüm dünyada önemli bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Antibiyotik-dirençli bakterilerin yol açtığı enfeksiyonlar, hastalığın ve ölüm oranlarının artması ve hastanede geçirilen sürenin uzaması ile sonuçlanmakta ayrıca tedavi maliyetlerinde de artışa neden olmaktadır. Antibiyotik kullanımı, insanlardaki normal bakteriyel floranın değişmesine bu da çoğu kez antibiyotik dirençli bakterilerin ortaya çıkmasına ve ishal gibi yan etkilerin görülmesine neden olabilmektedir.
Unutmayalım ki antibiyotikler; ateş düşürmez, ağrı dindirmez, virüslere bağlı enfeksiyonları tedavi edemez. Yaygın ve yanlış kullanıldığında ise hızla direnç gelişen antibiyotik, esas etki beklediğimiz bakterilerin neden olduğu enfeksiyonların tedavisinde de etkisiz hale gelir. Hekim reçete etmedikçe antibiyotik kullanılmamalıdır. Hastaların, daha önceki bir hastalığında kullandığı antibiyotiğin, tekrar benzer hastalığa yakalansa bile hekime danışmadan kullanmaması gerektiği konusunda bilinçli olması gerekmektedir. Özellikle grip ya da nezle gibi virüslere bağlı solunum yolu enfeksiyonlarında antibiyotiklerin tedavide yeri olmadığını unutulmamalıdır. Hekim önerisi sonrası reçete ile alınan antibiyotiğe, enfeksiyonu en etkili biçimde tedavi etmek ve direncin ortaya çıkma riskini azaltmak için antibiyotikler doğru dozda, doğru şekilde ve reçeteye uygun zaman aralıklarında alınarak uygun biçimde kullanılmalıdır. Hasta kendisini iyi hissetse bile tedaviyi hekimin belirttiği süreden önce sonlandırmamalıdır. Aksi taktirde faydadan çok zarar getirecektir. Artmış veya reçetesiz alınmış antibiyotikler yerine her zaman tıbbi reçeteli antibiyotikler kullanılmalıdır.
Bakteriyel enfeksiyonlara karşı en önemli silahımız olan antibiyotiklere direnç gelişimini önlemek için antibiyotikleri doğru kullanma konusunda toplum olarak farkındalığımızı artırmamız gerekmektedir.
Alıntı Merkezi:
 

ikizceli

çalışmalarınızı yasal yapınız.
Vip Üye
Katılım
11 Eylül 2013
Mesajlar
7,166
Beğeni
25,688
Puanları
113
Yaş
67
Konum
ORDU- SAMSUN-ANKARA
Cevap: 18 Kasım Antibiyotik Farkındalık Günü

sağlıkçıya uygun bir konuyu gündeme almışsın aliveli ustam. o engin gönlüne sağlık.
yalnız eczacılar fırsat bulunca sizin tavsiyeleriniz aksine birde en pahalı olandan veriyorlar,karımız yüksek olsun diye. yeterki bir reçetesiz ziyaret edilsinler. tabiki istisnalarvar vijdanlılar hariç. onlarıda ayni kefeye koymak haksızlık olur.
sağlıcakla ALLAH a emanet ol ustam.
 

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Cevap: 18 Kasım Antibiyotik Farkındalık Günü

Beğendiğinize sevindim değerli ustam
Bahsettiginiz konu gibi yanlış tutum ve davranışları
Sağlık personelide vatandaşta yapıyor yanlışı
Bu tür hataların ortadan kalkması için
Sağlık Bakanlığı böyle bir çalışma yapıyor
Bizim bir katkımız olsun
Üye ve misafirlerimizi aydınlatmak istedim...
 
Üst