Bu konuyu aslında ilk etapta armut ağacıyla ilgili bir konu gördüğümde kanas ustanın ağaçla ilgili verdiği bilgileri görünce o konunun altında paylaştım. Lakin siz değerli ustaların da görüp değerlendirebilmesi açısından burada da açmayı uygun buldum. Görüşleriniz neticesinde araştırmalar yapacağım.
Ustalarım çoktandır kafamı kurcalıyordu aslında. Zamanında bizim köyde ermeniler, rumlar ve yunanlılar yaşamış. Şimdi köyde üç tane bağımız var birbirine çok yakın. Hatta ikisi sınır. Şimdilerde ekili, dikili birşey kalmadı lakin; ne kadar eskiye ait olduğunu tam kestiremediğim, ama epeyce eski olduğunu bildiğim bir armut ağacı var bizim bağın içinde(yaban armudu). Armut ağacı, hemen yan tarafımızdaki akrabamızın bağına da sınır. Sınır olan akrabamızın bağında da bir pınar var; armutla ara mesafesi 7-8 metre bilemedin 10m. Bu pınar yer altından kaynar. Suyundan çocukluğumda içmişliğim var, ama tadını hatırlamıyorum. Armut ağacının diğer bir tarafında ise üçgen 400-500 metrekarelik bir bağımız var. Şimdi düşünüyorum, buraya epeydir de gitmem. Aslında çok yakın bana ama ekili, dikili olmadığı için gitmiyoruz yani. Ne dersin, buralarda ne gibi emareler aramalıyım, ağacın veya pınarın veya üçgen bağın, hangi yönlerinde, hangi mesafelerde nelere dikkat etmem gerekir. Bu arada pınarın sağı solu, arkası vesairesi yapılı değil, yani çeşme şeklinde değil.
Ustalarım çoktandır kafamı kurcalıyordu aslında. Zamanında bizim köyde ermeniler, rumlar ve yunanlılar yaşamış. Şimdi köyde üç tane bağımız var birbirine çok yakın. Hatta ikisi sınır. Şimdilerde ekili, dikili birşey kalmadı lakin; ne kadar eskiye ait olduğunu tam kestiremediğim, ama epeyce eski olduğunu bildiğim bir armut ağacı var bizim bağın içinde(yaban armudu). Armut ağacı, hemen yan tarafımızdaki akrabamızın bağına da sınır. Sınır olan akrabamızın bağında da bir pınar var; armutla ara mesafesi 7-8 metre bilemedin 10m. Bu pınar yer altından kaynar. Suyundan çocukluğumda içmişliğim var, ama tadını hatırlamıyorum. Armut ağacının diğer bir tarafında ise üçgen 400-500 metrekarelik bir bağımız var. Şimdi düşünüyorum, buraya epeydir de gitmem. Aslında çok yakın bana ama ekili, dikili olmadığı için gitmiyoruz yani. Ne dersin, buralarda ne gibi emareler aramalıyım, ağacın veya pınarın veya üçgen bağın, hangi yönlerinde, hangi mesafelerde nelere dikkat etmem gerekir. Bu arada pınarın sağı solu, arkası vesairesi yapılı değil, yani çeşme şeklinde değil.