Boğulan Kişi Boğuluyormuş Gibi Görünmez. | Define işaretleri ve anlamları

Boğulan Kişi Boğuluyormuş Gibi Görünmez.

ECE07

Kullanıcı
Katılım
23 Eylül 2014
Mesajlar
482
Beğeni
1,140
Puanları
93
Yaş
55
Suda boğulma, hipotermi gibi konularda önemli bir eksper olan, eski bir denizci ve Sahil Güvenlik mensubu Mario Vittone'nin Drowning doesn't look like drowning makalesinden çeviridir. İngilizcesi Facebook'ta 200.000'den
fazla kez paylaşılmıştır.


Teknenin yeni kaptanı üzerinde elbiseleriyle doğruca denize atladı. Eski bir cankurtaran olan kaptan, demirlemiş motoryatla sahil arasında yüzen tekne sahibi çifte doğru hızla ilerlerken onları bir an bile gözden kaybetmiyordu. “Sanırım senin boğulduğunu sanıyor” dedi adam karısına. Etrafa biraz su sıçratmış, bağırıp çağırmışlardı ama artık ancak çenelerine gelen suyun içinde sakin sakin duruyorlardı. Kadın “Biz iyiyiz, ne yaptığını sanıyor bu?” dedi, biraz rahatsız olmuştu. Kocası da “Biz iyiyiz!” diye bağırarak kaptanı uzaklaştırmaya çalıştı, ama adam temposunu bozmadan üzerlerine doğru yüzmeye devam ediyordu. “Çekilin!” diye bağırdı ve dona kalmış karı kocanın arasından geçti. Tam arkalarında, üç metre ötede çiftin dokuz yaşındaki kızları boğuluyordu. Kaptan çocuğu kucaklayarak su seviyesinin altında kalmaktan kurtarınca ağlamaya başladı, "Baba!".

Kaptan, babanın üç metreden fark edemediği şeyi on beş metre öteden nasıl farketmişti? Boğulma sanıldığı gibi suların etrafa vahşice sıçradığı, kurbanın bağırarak yardım çağırdığı bir şey değildir. Kaptan boğulan kişiyi ayırdetmesini sağlayacak eğitim ve deneyime sahipti. Babaysa boğulan kişinin nasıl gözükmesi gerektiğini televizyondan öğrenmişti. Eğer suda ya da yakınlarında zaman geçiriyorsanız, suya girenleri izlerken neye bakmanız gerektiğini hem siz hem de yanınızdakiler bilmeli. “Baba!” diye ağlayana kadar küçük kızdan hiç bir ses çıkmamıştı. Eski bir Sahil Güvenlik cankurtaranı olarak bu benim için hiç de şaşırtıcı değil, boğulma oldukça aldatıcı şekilde sessiz bir olaydır, hem de her zaman. Televizyonun bize boğulan kişiyi farketmemiz için öğrettiği kolları sallama, sıçrayan sular ve bağırma gerçek hayatta neredeyse hiç olmaz.

İçgüdüsel Boğulma Tepkisi (ya da refleksi) suda boğulan insanlarda gözlenen davranışın adıdır, ve çoğumuza boğulma gibi gelmez. Neredeyse hiç su sıçramaz, boğulan kişi elini ya da kolunu sallamaz ve bağırıp yardım istemez. Boğulmanın ne kadar sessiz ve normalden ayrılamayan bir olay olduğunu anlamak için şunu dinleyin:

15 yaşın altında çocuk ölümlerinin trafik kazalarından sonra en büyük ikinci sebebi suda boğulmadır.
Boğulan çocukların yarısının en fazla yirmi metre yakınında mutlaka bir yetişkin vardır.

Bu boğulmaların %10’unda yetişkin, boğulan çocuğu gözlüyordur ama boğulduğunu anlayamaz.

Boğulma, boğulma gibi gözükmez. Dr. Pia Sahil Güvenlikçiler için çıkan bir yayındaki makalesinde içgüdüsel boğulma tepkisini şöyle tarif ediyor:

Çok nadir örnekler haricinde boğulan kişi yardım isteyemez. Solunum sistemi öncelikle nefes almaya yarar, konuşma ikincil fonksiyondur. Konuşmanın olması için önce nefes alabilmek gerekir.

Boğulan kişinin ağzı ve burnu suya batıp çıkar. Kişinin ağzı suyun üzerinde nefes alıp verecek ve sonra da yardım isteyecek kadar uzun süre kalamaz. Ağız su yüzüne çıktığında tekrar batacağı için ancak hızlı hızlı, biraz nefes almaya çalışırlar.

Boğulan kişi elini ya da kolunu sallayarak yardım isteyemez. Doğal refleksler sonucu boğulan kişi kollarını iki yana açarak suyun yüzeyine bastırmaya ve ağzını nefes almak için su yüzeyinde tutmaya çalışır.
İçgüdüsel Boğulma Tepkisinden dolayı boğulan kişi kollarının davranışını kontrol edemez. Suyun yüzeyinde boğulma mücadelesi veren kişiler boğulmalarını engelleyecek bir şey yapamaz ve el sallama, kurtarıcıya doğru yüzme ya da tutunmak için bir şeye doğru uzanma gibi bilinçli tepkiler veremez.

İçgüdüsel Boğulma Tepkisi sırasında boğulan kişinin vücudu suyun içinde dik durur. Kurtarılmadığı durumda suyun üzerindeki mücadele yirmi – atmış saniye arası sürer, sonrasında kişi suyun içine batar.

Tüm bunlar, bağıran ya da elini kolunu sallayıp yardım isteyen kişilerin başının dertte olmadığı anlamına gelmez. Boğulma başlamadan önce bu durum pek gözlenmez ve pek de uzun sürmez, ama boğulma anından farklı olarak bu kişiler kendilerini kurtarabilir ya da bir şeylere tutunabilir.

Sudaki insanları izlerken boğulmayla ilgili şu ipuçlarını da değerlendirin:

Kafa suya normalden fazla gömülü, ağız su seviyesinde.
Kafa arkaya doğru eğilmiş, ağız açık.
Gözler boş bakıyor ve odaklanamıyor.
Gözler kapalı.
Saçlar yüzde.
Bacakları kullanmıyor, suda dik konumda.
Çok hızlı soluk alıp veriyor, aksırıyor.
Bir yere yüzmeye çalışıyor gibi ama bir türlü gidemiyor.
Sırt üstü dönmeye çalışıyor.
Bir merdiveni tırmanmaya çalışıyormuş gibi hareketler yapıyor.
Teknedeyseniz ve birisi denize düştüyse, her şey iyi gözükse bile hemen emin olmayın. Tekneye geri yüzmeye çalışıyor sandığınız kişi aslında boğuluyor olabilir. Emin olmak için “İyi misin?” diye sorun, bir cevap verebiliyorsa muhtemelen sorun yoktur. Boş boş bakıyorsa, ona ulaşıp kurtarmak için otuz saniyeniz var.

Son söz anne ve babalara. Suda oynayan çocuklar gürültü çıkarırlar. Eğer sesler kesilirse yanlarına gidin ve sebebini araştırın.

 
Üst