Ger, Kilise ve Cami mimarisi ilişkileri

BoZKurT

"R@m@z@n"
Forum Düzeni
Katılım
22 Mart 2012
Mesajlar
9,504
Beğeni
16,962
Puanları
113
Konum
İstanbul
Stewart, anlatımının devamında: “Ger sadece evrenin merkezi değil, ama aynı zamanda evrenin içinde bir küçük kopyası olarak bir mikrokozmostur. Hattâ evrenin bir haritasıdır. İçindeki kubbe, gök kubbesine tekabül etmektedir” derken, ilgi çekici bir şekilde, Ayasofya’nın kubbesinde, Byzantion döneminde pagan kültüne dayalı Zeus Hippios tapınağının kubbesi üzerinde de yer alan ve Procopius tarafından “menoeides-bicornis luna” olarak adlandırılan küçük boyuttaki üst yapı hatırlanmaktadır. Bize göre Stewart burada, gündüzleri güneşin doğuş ve batışıyla, geceleri Yeni Ay ve Hilâl görünümü veren Ayasofya’nın kubbesindeki mikrokozmosa benzer bir tarifte bulunmaktadır. Bir pagan tapınağı olan ve ana kubbesinin üzerinde menoeides adlı bir üst yapıya sahip Zeus Hippios’un orta mekânı, oktagonon planındaydı. Üzeri büyük bir kubbeyle kapalı bu mekânın çevresindeki yarım daire şeklindeki sekiz mekânın üstü ise yarım kubbelerle örtülüydü

Ger’in mimari strüktürüyle, Antik Dönem ya da günümüz kilise ve camilerinin mimarisi karşılaştırıldığında, inşaat malzemeleri ve tekniklerinde açıkça görülen gelişmelere karşın, temel unsurlarda büyük bir benzerliğin bulunduğunu yadsımak olası değildir. Örneğin, Zeus Hippios tapınağı ve Ayasofya’da, kiliselerde naos olarak adlandırılan ana mekâna, Orta Asya’daki yurtların, daha ilkel anlamda da olsa temel kaynak oluşturduğu açıktır. Aynı plan ve görselliği, Süleymaniye Camii, Sultan Ahmet Camii ve günümüzdeki cami mimarilerinde de görmemiz mümkündür. Benzer mimari tarzını, Rönesans Dönemi’nde İtalya’da, mimarı Michelangelo (1475-1564) olan San Pietro, mimarı Filippo Brunelleschi olan Santa Maria del Fiore’nin kubbelerinde de görebilmekteyiz. Ancak, artık bu yapıları örten kubbelerin yukarısında, “Ger”deki üst açıklığı oluşturan menoeides’ten, ateşin dumanı değil, günün doğuşuyla birlikte, insan eliyle yakılandan çok daha güçlü bir ateş ve ısı kaynağı oluşturan kutsal Güneş ışınlarının giriyor olması, ilgi çekicidir.
Bu yapıların iç ya da dış tezyinatlarındaki zengin süslemelerin, bizleri yanıltmaması gerekir. Üslûp, kutsal mekâna verilen önemin mimari anlamda zenginleştirilmesi ve dışa vurumdaki görkemi tamamlayan tezyinden başka bir şey değildir. Ancak, ana tema hiç değişmemiştir.
Minareler haricinde, mimarileri itibariyle camileri de bu tip yapılardan soyutlamak pek mümkün değildir. Aynı tema üzerine kurulmuş mimarilerde, yalnızca menoeides denen yapıyı görmemiz pek mümkün olamamaktadır. Ancak, Ege’de Manisa ya da Akhisar’daki modern bir caminin kubbesi üzerinde, nereden esinlendiğini pek bilemediğimiz menoeides tarzı yapının varlığı, ayrıca ilgi çekicidir.
 

star21

Kullanıcı
Katılım
11 Ağustos 2012
Mesajlar
2,733
Beğeni
430
Puanları
83
Cevap: Ger, Kilise ve Cami mimarisi ilişkileri

emeğine sağlık
 

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Cevap: Ger, Kilise ve Cami mimarisi ilişkileri

Güzel bilgi
Güzel paylaşım:rolleyes:
 
Üst