Lokman Hekim Kimdir? | Define işaretleri ve anlamları
  • Hoş Geldin Ya Şehr-î Ramazan

Lokman Hekim Kimdir?

wolf_52

Kullanıcı
Katılım
19 Ocak 2015
Mesajlar
3,812
Beğeni
9,771
Puanları
113
Yaş
52
Lokman Aleyhisselâm Hazret-i Davud (as) devrinde yaşamış bir ulu ve bilge kişidir. Bir rivayete göre Hazret-i Davud’dan (as) ilim ve hikmet öğrenmiş ve Hazret-i Davud’un (as) vezirliğini yapmıştır. Kur’ân-ı Kerim’de adı ve oğluna verdiği nasihatler bulunmakla beraber, peygamber olup olmadığı konusunda kesin bir bilgi yoktur. Kur’ân’da adı bir sûreye ad olarak verilmiştir. Babasının adı Baure olduğu ve Hazret-i Eyyub’ün kız kardeşi veya teyzesinin oğlu olduğu rivayet edilir.
Lokman Aleyhisselâm terzi ve marangoz idi. Halkın giydiği elbiseyi diker ve halkın kullandığı ev âletlerini tahtadan yapardı. Kısa boylu, yassı ve çökük burunlu, simsiyah tenli, kalın dudaklı, enli ve yarık ayaklı idi. Çok düşünür, az konuşurdu. Keskin görüşlüydü. Bir defa konuşur, hikmet gereği olmadıkça sözünü tekrarlamazdı.


Beni İsrail’de kadılık yaptığı da rivayet edilen Lokman Aleyhisselâma peygamberlik mi, krallık mı, hikmet mi istediği sorulmuş, o hikmeti tercih (bilgiyi) etmiştir. Bundan dolayı kendisine ilim ve hikmet verilmiştir. Kur’ân’da bu hususta Cenâb-ı Allah şöyle buyurur: “And olsun ki, Biz Lokman’a Allah’a şükretsin diye hikmeti verdik.”1 Hikmet; doğru bilgi, ilim, dinde derin görüş ve isabetli fikir demektir. Lokman Aleyhisselâm Beytülmakdis yakınlarındaki Remle şehrinde oturur, yanına gelenlere vaaz ve nasihat eder, hikmetli sözler söylerdi. Lokman Aleyhisselâm yeryüzündeki bitkilerden her derde deva araştırır, Allah’ın izniyle bulur ve hastalara Allah’ın Şafi isminin tecellisine vesile olurdu, şifa dağıtırdı.


LOKMAN HEKİM’E SORMUŞLAR
“BU DÜNYADA NE ÖĞRENDİN?”


1- Namazda kalbime sahip olmayı öğrendim.
2- Misafirlikte gözüme sahip olmayı öğrendim.
3- Yemekte elime sahip olmayı öğrendim.
4- Cemiyette dilime sahip olmayı öğrendim.
5- Yaptığım iyiliği unutmayı öğrendim.
6- Bana yapılan kötülüğü unutmayı öğrendim.
7- Allah’ın kudret ve kuvvet sahibi olduğunu
öğrendim.
8- Ölümün hak olduğunu öğrendim.



Lokman Hekim'e Sormuşlar


- Bu güzel ahlakı kimden öğrendin? demiş:
- Ahlaksızlardan!


Lokman Hekim'e Sormuşlar


- Bunca bilgiyi kimden öğrendin? demiş:
- Körlerden. Onlar önce kontrol ederler, sonra adım atarlar.



Lokman Hekime Sormuşlar...


-Hastalarımıza ne yedirelim, diye...
Lokman Hekim.
-Acı söz yedirmeyin de ne yedirirseniz yedirin, demiş.


En iyi en kötü şey:


Lokman Hekime Sormuşlar:


- İnsan bedeninde en zararlı ve en faydalı organ hangisidir? Dilini göstererek:


- İşte demiştir.




Anlatıldığına göre, Lokman Hekim aslında, Habeşistanlı bir köle idi. Düşünce ve hikmet alanındaki üstünlüğünü ilk gösteren olay şu olmuştu:
Bir gün efendisi ona:
"Şu koyunu kes ve etinin en temiz iki parçasını pişirip getir." dedi.
Lokman Hekim koyunun kalbini ve dilini pişirip getirdi.
Başka bir gün efendisi bu defa:
"Şu koyunu kes de, etinin en pis iki parçasını pişirip getir." dedi.
Bu defa da, yine koyunun kalbini ve dilini pişirip getirdi.
Efendisi, neden böyle yaptığını sorunca, Lokman Hekim söyle cevap verdi:
"Vücudun en temiz parçası kalp ve dil olduğu gibi, en pis iki parçası yine kalp ile dildir."


(Buradan şunu anlıyoruz ki, Allah-u Zülcelal"in yarattığı dilimiz; hem en iyi ve temiz, hem de en kötü ve pis bir organımız oluyor. Bu da insanın kendi elindedir. İyi yerlerde kullanmak istersek iyi oluyor. Kötü yerlerde kullanmak istersek, hem bu dünyada hem de ahirette başımıza dert açıyor. Onun için bizimde kalbimizi ve dilimizi daima Allah-u Zülcelal"in zikri ile meşgul edip, temiz ve güzel hale getirmeye çalışmamız gerekmektedir.)



Bir gün Lokman Hekim’e sormuşlar:


“İnsanların en zavallısı kimdir?”
Lokman Hekim demiş ki:
“İnsanların en zavallısı, işlediği günahları hatırladığında üzüntü duymayan kimsedir. Bir kimse günah işlediğinde derhal kendini toparlayıp bundan üzüntü duymalıdır. Yoksa hem günah işleyip, hem de üzüntü duymamak helâkettir.”


Lokman Hekim’e sormuşlar:


“Uzun yaşamanın sırları nedir?” Lokman, “Beş şartı vardır, az taam, az kelam, az selam, az intikam ve çok sabır” demiş…


**********


Birisi bir gün Lokman Aleyhisselâmın siyah yüzüne ve kalın ve çatlak dudaklarına bakıp onunla alay etmek, onu aşağılamak istemişti.
Lokman Aleyhiselaâm bu adama hiç kızmadı ve dedi ki:
“Yüzümün siyah, dudaklarımın kalın ve çatlak oluşuna bakıp alay etme. Çünkü onu siyaha ben boyamadım. Dudaklarımı da kalın ve çatlak yapan ben değilim. Benim elimde olan, o kalın dudaktan kötü söz çıkarmamak, siyah yüzü ayıp işte utandırmamaktır. Kalbim beyaz, sözüm inci gibi güzel olduktan sonra, yüzümün siyah, dudağımın kalın oluşunun ne ehemmiyeti var?”


**********


Lokman Aleyhisselâmın bir oğlu vardı. Bir gün oğlunu yanına alarak şefkat ve muhabbetle kucakladı ve Kur’ân’da bildirildiği üzere oğluna şöyle nasihatler verdi:

“Oğulcağızım! Allah’a şirk koşma. Çünkü şirk elbette çok büyük bir zulümdür.


“Yavrucuğum! Yaptığın iş (iyilik veya kötülük), bir hardal tanesi ağırlığında bile olsa ve bu, bir kayanın içinde veya göklerde yahut yerin derinliklerinde bulunsa, yine de Allah onu (senin karşına) getirir. Doğrusu Allah, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır. Yavrucuğum! Namazı kıl, iyiliği emret, kötülükten vazgeçirmeye çalış, başına gelenlere sabret. Doğrusu bunlar, azmedilmeye değer işlerdir. Küçümseyerek insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Zira Allah, kendini beğenmiş övünüp duran kimseleri asla sevmez. Yürüyüşünde tabiî ol, sesini alçalt. Unutma ki, seslerin en çirkini eşeklerin sesidir.”2


Yine Lokman Hekim’in oğluna şöyle nasihatler ettiği rivayet edilir:

“Yavrucuğum! Oruç tut, şehveti keser. Tövbeni sonraya bırakma. Çünkü ölüm ansızın geliverir. Allah’tan kork. Günahkâr olduğun halde, ikram etsinler diye kendini insanlara faziletli gösterme. Oğulcağızım! Ben susmamdan ötürü hiçbir zaman pişman olmadım. Fakat konuşmamdan ötürü pişman olduğum vakidir. Unutma: Konuşmak gümüş ise, susmak altındır. Âlimlerin meclislerine devam et. Hâkimlerin sözlerini iyi dinle. Çünkü Allah ölü kalpleri hikmet nuruyla diriltir. Nasıl ki, yeri yağmur suyuyla diriltiyor.”


Dipnotlar:


1- Lokman Sûresi: 12, 2- Lokman Sûresi: 16-19.
 

ankara

Güvenlik
Kullanıcı
Katılım
24 Aralık 2013
Mesajlar
2,327
Beğeni
5,973
Puanları
113
Güzel bir yazı olmuş insanın ögrenecegi çok şey var günümüze bakarsak o kelli felli adamlar bunları okumamış sanırım.
 
Üst