Başımıza gelen musibetler, Allah'ın Rahman ve Rahim sıfatına | Define işaretleri ve anlamları

Başımıza gelen musibetler, Allah'ın Rahman ve Rahim sıfatına

Lacivert24

Extra/Dini Konular
Admin
Katılım
20 Ocak 2013
Mesajlar
7,767
Beğeni
22,134
Puanları
113
Konum
Erzincan
Başımıza gelen musibetler, Allah'ın Rahman ve Rahim sıfatına



Başımıza gelen her hadisenin bir gördüğümüz, bir de bizim için meçhul olan
yani görünmeyen yönü vardır. Başımıza gelen hastalıklar ve felaketler de
böyledir. Allah, Rahman ve Rahim olduğu halde insanlara felaket ve
musibetler gönderiyor; onları sıkıntıya sokuyor.
Böyle bir bakış açısı, insanın aklına "Allah, Rahman ve Rahim olduğu halde
neden zulmediyor?" gibi sorular getiriyor.

Hâlbuki dikkatle incelendiği zaman, Allah'ın her işi hikmetle gördüğü
anlaşılır.

Eğer insan elindeki çekirdeği toprağa itse, bu küçücük gayretine karşılık
Allah ona kocaman bir ağaç verecektir.



Çiftçi, fasulye tanesini eline alıyor, toprağa gömüyor. Tohum, lisan-ı
haliyle diyor ki: "Sen ne zalim bir adamsın! Ben çuvalda ne güzel rahat
rahat yatıyordum. Sen beni aldın, çamurun içine, karanlıklara gömdün. Şimdi
çürüyorum, parçalanıyorum. Lütfen beni buradan çıkar."

Bu hallerden sonra fasulye kök saldı, filiz verdi, yaprak açtı, çiçek açtı.

Sonra da çiftçiye teşekkür etmeye başladı. "Allah senden razı olsun, eğer
çuvalda kalsaydım, güneş ışığına çıkamayacaktım. Bir iken yüzlerce
olamayacaktım."

Tohumların, çekirdeklerin toprağa gömülmesi musibet gibi görünse de, neşv ü
nema bulmaları için bir vesiledir. Yani onlar için rahmettir. Fasulye
toprağa gömülerek, bitki makamından, insan makamına çıkıyor. Böylece
toprağın derinliklerindeki musibet, insanlık makamına, en yüksek makama
ulaştı.

Şu âlemde Allah'ın tecelli etmeyen sıfatı yok. Bütün sıfatları tecelli
ediyor. Bizim gibi kimseler, yaratıklara bakıp, Allah'ın sıfatlarını
sayabilir. Şu elimde tuttuğum kitap bana neyi anlatıyor? Demek bir matbaacı
var, mürekkep var, bir yazar var... Sadece şu kitapta neler okuduk neler...
Fakültede hoca sormuş: "Şu kurşunkalemde neler var?" Öğrenciler saymaya
başlamış: "Ağaç var, karbon var..." Hoca sormuş: "Bir de sanatkârın sanatı
var. Onu görmediniz mi?"

Allah'ın da her işinde bir hikmet bir sanat vardır. Bunları görmek, düşünmek
lazım.



İnsanın ölümü bile hikmetlidir. Her insan, vazifesi kadar yaşar. Vazifesi
bitti mi gider. Vazife bitecek, rızık bitecek, hayat bitecek ki insan
ölecek. Mesela Bediüzzaman Hazretleri'ni zehirlediler, kurşun attılar... Ama
o yaşadı. Allah vazife vermiş, ömür de vermiş. Vazifesi biteni Allah alır
dünyadan.

İnsan dünyayı çok seviyor. Bunları severken ölmesi, ona zor gelir. Bu sefer
yaşlılıkla, hastalıkla Allah, o kuluna tiksinme verir, nefret verir.

Ölmek istemiyor insan. Çünkü ahiretteki ebedi hayatı anlamıyor. Allah, o
kadar merhametli ki, hastalıklarla, musibetlerle ahiretteki ebedi hayatı
arattırıyor.

Başımıza gelen musibet ve felaketler Allah'ın Rahman ve Rahim sıfatına ters
düşmüyor mu?

Ahireti anlamayan, ters düştüğünü düşünebilir...



Ahireti anlayan için, musibetler, felaketler bir lütuftur, inayettir.
Sıkıntıda olanın, hasta olanın her saatine Allah bin tane sevap yazıyor. O
zaman ben niye musibet diyeyim ona?

Zehir, adamı öldürür. Fakat her ilaçta belli dozda zehir bulunur. Demek ki
zehir, bulunduğu yere göre değer alır. Felaketler ve musibetler de böyledir.
Kimisine rahmet olur, kimisine zahmet olur.



hekimoğlu ismail
 

HARBİCİ

SERKAN
Kullanıcı
Katılım
9 Kasım 2012
Mesajlar
3,702
Beğeni
4,007
Puanları
113
Cevap: Başımıza gelen musibetler, Allah'ın Rahman ve Rahim sıfatına

paylaşım için teşekkürler usta. yine güzel bir konu güzel bişr mesaj var.
 

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Cevap: Başımıza gelen musibetler, Allah'ın Rahman ve Rahim sıfatına

Allah (c.c.) razı olsun
 
Üst