Sıla-i Rahim Yapmanın Önemi
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu kadar önemle üzerinde durduğu ve yapıldığı zaman müslümanların Cennete girmelerine sebep olacağını haber verdiği sıla-i rahim; her türlü hayır işlerinde akraba ve yakınların görülüp gözetilmesidir. Sıla-i rahimin; gerek ayetlerde, gerek hadislerde, namaz, zekât gibi farz ibadetlerden hemen sonra zikredilmesi, islamdaki önemini göstermektedir. Âlimler sıla-i rahimde bulunmanın farz olduğu görüşündedirler. Bunun, terk edilmesi yani akraba ve yakınlarla olan ilgisinin kesilmesi, büyük günah sayılmıştır. Çünkü Allah (Azze ve Celle) şöyle buyuruyor:
Allahtan korkun ve akrabalık bağlarını kesmekten sakının.
Nisâ: 1
(1) Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Biribirinize kin tutmayın, biribirinizle hasetleşmeyin, biribirinizden sırt çevirmeyin. Ey Allahın kulları! Kardeş olunuz. Bir müslümanın din kardeşine küsüp, üç günden fazla ayrı durması helal değildir buyurdu.
Müslim
(2) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Su-i zandan çekininiz. Çünkü su-i zan sözlerin en yalanıdır. Birbirinizin eksikliğini görmeye ve işitmeye çalışmayınız. Birbirinizin özel hayatını araştırmayınız. Menfaatte bencillik yapmayınız. Hasetleşmeyiniz. Birbirinize nefret etmeyiniz. Birbirinize arka dönmeyiniz. Ey Allahın kulları! Hepiniz kardeşler olunuz buyurdu.
Müslim
(3) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Allah-u Teâlâ, mahlûkatı yaratıp bunların takdiratını tamamlayınca, akrabalık ayağa kalkarak:
−Ya Rabb! Burası, akrabalık münasebetlerini kesmekten sana sığınanların makamıdır dedi. Allah-u Teâlâ:
−Evet, sana sıla yapana benim de sıla yapmama; senden alâkayı kesenlerden benim de alâkayı kesmeme razı olmaz mısın? buyurdu. Akrabalık:
−Evet diye cevap verdi. Allah-u Teâlâ:
−Bu sana verilmiştir buyurdu. Bundan sonra Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
İsterseniz şu ayetleri okuyunuz dedi ve:
Geri dönerseniz hemen yeryüzünde fesat çıkaracak, akrabalık bağlarınızı keseceksiniz, öyle mi? Onlar öyle kimselerdir ki Allah onları lânetlemiş, sağırlaştırmış ve gözlerini kör etmiştir. Onlar Kuranı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalblerinde kilitler mi var? buyurdu.
Müslim
(4) Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Rahim Arşa asılmış der ki: Beni gözeteni Allah gözetsin, beni terk edeni Allah terk etsin buyurdu.
Müslim
(5) Cubeyr bin Mutim (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Akrabalık bağlarını kesip koparan kimse Cennete giremez buyurdu.
Buhari, Müslim
(6) Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Herkim rızkının bol olmasını ve ecelinin gecikmesini istiyorsa sıla-i rahim yapsın buyurdu.
Müslim
(7) Ebu Eyyub el-Ensari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Bir müslümanın din kardeşine üç günden fazla küsüp ayrı durması helal olmaz. Birbirleriyle karşılaştıklarında birisi yüzünü şu tarafa çevirir, öbürüsü de öte tarafa çevirir. Hâlbuki bunların en hayırlısı önce selam vermeye başlayandır buyurdu.
Müslim
(8) Abdullah bin Amr (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Sıla-i rahim yapan, karşılık veren değildir. Esas sıla-i rahim, karşı taraf alakasını kestiği halde onu ziyaret edendir buyurdu.
Müslim, Tirmizî
(9) Ebu Eyyub el-Ensari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Bir adam Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)e gelerek:
−Ya Rasulallah, beni Cennete sokacak bir ibadet söyler misiniz? dedi. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−Allaha ibadet eder ve Ona hiç bir şeyi ortak koşmazsın, namaz kılar, zekât verir ve sıla-i rahim yaparsın buyurdu.
Buhari
(10) Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:
Allaha ve ahiret gününe iman eden kimse sıla-i rahim yapsın.
Buhari, Müslim
(11) Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:
Ey insanlar! Birbirinize selâm verin, sıla-i rahim yapın, yemek yedirin! Geceleyin insanlar uyurken namaz kılın ki selâmetle Cennete giresiniz.
Tirmizi
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu kadar önemle üzerinde durduğu ve yapıldığı zaman müslümanların Cennete girmelerine sebep olacağını haber verdiği sıla-i rahim; her türlü hayır işlerinde akraba ve yakınların görülüp gözetilmesidir. Sıla-i rahimin; gerek ayetlerde, gerek hadislerde, namaz, zekât gibi farz ibadetlerden hemen sonra zikredilmesi, islamdaki önemini göstermektedir. Âlimler sıla-i rahimde bulunmanın farz olduğu görüşündedirler. Bunun, terk edilmesi yani akraba ve yakınlarla olan ilgisinin kesilmesi, büyük günah sayılmıştır. Çünkü Allah (Azze ve Celle) şöyle buyuruyor:
Allahtan korkun ve akrabalık bağlarını kesmekten sakının.
Nisâ: 1
(1) Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Biribirinize kin tutmayın, biribirinizle hasetleşmeyin, biribirinizden sırt çevirmeyin. Ey Allahın kulları! Kardeş olunuz. Bir müslümanın din kardeşine küsüp, üç günden fazla ayrı durması helal değildir buyurdu.
Müslim
(2) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Su-i zandan çekininiz. Çünkü su-i zan sözlerin en yalanıdır. Birbirinizin eksikliğini görmeye ve işitmeye çalışmayınız. Birbirinizin özel hayatını araştırmayınız. Menfaatte bencillik yapmayınız. Hasetleşmeyiniz. Birbirinize nefret etmeyiniz. Birbirinize arka dönmeyiniz. Ey Allahın kulları! Hepiniz kardeşler olunuz buyurdu.
Müslim
(3) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Allah-u Teâlâ, mahlûkatı yaratıp bunların takdiratını tamamlayınca, akrabalık ayağa kalkarak:
−Ya Rabb! Burası, akrabalık münasebetlerini kesmekten sana sığınanların makamıdır dedi. Allah-u Teâlâ:
−Evet, sana sıla yapana benim de sıla yapmama; senden alâkayı kesenlerden benim de alâkayı kesmeme razı olmaz mısın? buyurdu. Akrabalık:
−Evet diye cevap verdi. Allah-u Teâlâ:
−Bu sana verilmiştir buyurdu. Bundan sonra Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
İsterseniz şu ayetleri okuyunuz dedi ve:
Geri dönerseniz hemen yeryüzünde fesat çıkaracak, akrabalık bağlarınızı keseceksiniz, öyle mi? Onlar öyle kimselerdir ki Allah onları lânetlemiş, sağırlaştırmış ve gözlerini kör etmiştir. Onlar Kuranı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalblerinde kilitler mi var? buyurdu.
Müslim
(4) Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Rahim Arşa asılmış der ki: Beni gözeteni Allah gözetsin, beni terk edeni Allah terk etsin buyurdu.
Müslim
(5) Cubeyr bin Mutim (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Akrabalık bağlarını kesip koparan kimse Cennete giremez buyurdu.
Buhari, Müslim
(6) Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Herkim rızkının bol olmasını ve ecelinin gecikmesini istiyorsa sıla-i rahim yapsın buyurdu.
Müslim
(7) Ebu Eyyub el-Ensari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Bir müslümanın din kardeşine üç günden fazla küsüp ayrı durması helal olmaz. Birbirleriyle karşılaştıklarında birisi yüzünü şu tarafa çevirir, öbürüsü de öte tarafa çevirir. Hâlbuki bunların en hayırlısı önce selam vermeye başlayandır buyurdu.
Müslim
(8) Abdullah bin Amr (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Sıla-i rahim yapan, karşılık veren değildir. Esas sıla-i rahim, karşı taraf alakasını kestiği halde onu ziyaret edendir buyurdu.
Müslim, Tirmizî
(9) Ebu Eyyub el-Ensari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Bir adam Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)e gelerek:
−Ya Rasulallah, beni Cennete sokacak bir ibadet söyler misiniz? dedi. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−Allaha ibadet eder ve Ona hiç bir şeyi ortak koşmazsın, namaz kılar, zekât verir ve sıla-i rahim yaparsın buyurdu.
Buhari
(10) Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:
Allaha ve ahiret gününe iman eden kimse sıla-i rahim yapsın.
Buhari, Müslim
(11) Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:
Ey insanlar! Birbirinize selâm verin, sıla-i rahim yapın, yemek yedirin! Geceleyin insanlar uyurken namaz kılın ki selâmetle Cennete giresiniz.
Tirmizi