Define İşaretlerinde İnternette Bilgi Kirliliği ve Gerçekler | Define işaretleri ve anlamları

Define İşaretlerinde İnternette Bilgi Kirliliği ve Gerçekler

Kader25

Admin
Katılım
13 Nisan 2016
Mesajlar
3,671
Beğeni
13,089
Puanları
113
Yaş
54
Konum
Konya-Kırıkkale
Arkadaşlar merhaba,

Yaklaşık 25 senedir bu sektörün içerisindeyim.
Son iki seneye kadar Hobi olarak devam ettim.
Bu zaman zarfı içerisinde okuduğum, bulduğum, gördüğüm bilgi fotoğraf yorum meteryal, her ne var ise, lüzumlu gördüklerimi arşivledim. Belki 5-10 ciltlik ansiklopedi yazılacak kadar arşivim oluştu. Şu an sadece orijinal paylaşılan kıymetli gördüğüm fotoğraflara ara sıra bakmaktayım. Bilgi olarak kaydettiğim hiçbir şeyi artık kaale almıyorum. Sadece define sitelerinde bilgisine itibar ettiğim ve o sitelerde Takip ettiğim 5-6 tane Usta'nın haricinde yazılanları da arşivime koymuyorum. Niçin bu karara vardım...?

1- Define işaretleri ile alakalı internette açılan onlarca site mevcut. Maalesef çoğunluğu kopyala yapıştır yöntemi ile oluşturulmuş sitelerdir.
Define işareti olarak kabul edilen birçok işaretin gerçekte, define ile hiçbir alakası olmadığını bu zaman zarfında anlamış bulunmaktayım.

Asıl önemli olarak gördüğüm şey ise neden bu yalana tevessül edildiğidir. Önemli olan da bu sorunun cevabıdır. Kanaatime göre Bunun iki tane kuvvetli sebebi olabilir.

a)-Para kazanma hırsı. Ya da;
b)-Atalarının mirasını koruma gayesi.

Ben, yalan dolan, ilgisiz birçok şeyin define işaretleri içerisine alınmasında kasıt olduğunu düşünmekteyim. Hedef saptırma yapıldığına inanıyorum. Bu işi yapanların da bu milletin evlâdı olmadığını, atalarının mirasının korunması amacıyla hareket edip binlerce lirada her sene masraf yaptıklarını değerlendirmekteyim.

2- İnternettedeki define işaretleri ile alakalı bilgiler, az bir araştırma yapılınca 2 ana kaynaktan dağıtıldığını, kopyala yapıştır yapılarak çoğaltıldığı gözükmektedir. Oradaki işaretlerle alakalı verilen bilgilerinde doğru olmadığı ortadadır.
Bu memlekette define geçmişi olmayan az kişi vardır. Hal bu olmasına rağmen hedefe ulaşanların azlığı analiz konusu olmalıdır. Madem bir işaretin çözümü bu sitelerde anlatıldığı gibidir, neden bu işareti bulanlar hedefe ulaşamamışlardır.? Elbette bu sorunun onlarca cevabı olmasına rağmen asıl mesele verilen bilgilerin yanlışlığıdır. Sanki birileri hedefe ulaşılmasın diye gayret etmekte ve bunda da başarı olmaktadırlar.

3-Yıllarca, bulunan işaretler bazı guruplar ve şahıslar tarafından tahrip ettirilmiştir. İşaretler kırdırılmış, sistemi bilmeyen kişiler ekarte edilmiş, sistemi bilen kişilerinde bu işaretlere erişimi engellenerek "malları" koruma altına aldırılmış gibidir.
Hatta bazı bölgelerde işaret ve figürlerin kırılması işlemi para karşılığı yaptırıldığını ifade edenler olmuştur.
Birileri kasitla defineye ulaşılamaması için yapılması gerekenleri fazlasıyla yapmışlar ve son 10 senede internet üzerinde hakimiyeti ele geçirip başarılı olmuşlardır.

3-Maalesef bazı define sitelerindeki görevliler, tecrübesi dışındaki işaretlerin çözümü ile alakalı konular açıldığında, bahse konu sitelerdeki bilgileri, kendi üslubu içinde eriterek, çözüm yolu olarak konu sahibine takdim etmiş ve yanlış bu bilgilerin daha fazla kabul görmesine sebep olmuşlardır ve olmaya da devam etmektedirler.
Bu vebaldir, konu sahibine haksızlıktır. Zira bu bilgilere göre işlem yapan, riske giren, zaman ve finansman kaybeden çok olmuştur. Sanal alem de bir müslüman için reel alemden farksızdır. Hal bu olunca kimse aldatılmamalı, yanlış yönlendirilmemelidir. Bu sitelerdeki bilgileri tamamıyle doğru kabul etmek, ilk düğmeyi yanlış iliklemeye benzer.

4-Define İşaretleriyle alakalı çözüm sunan, bilgi veren sitelerdeki görseller, fotoğraflar, çoğunlukla arap define sitelerinden kopyalanmış olup define ile alakası yoktur. Son dönemde bu işaretlerin aslının nerede olduğu ile alakali yapılın çalışmalar mevcut olup, internet ortamında da yayınlanmaya başlamıştır. Konunun vehameti bu çalışmalarda ortaya konmuştur. Hâlâ insanımız kaldırılmaya devam etmektedir.

Yalan yanlış bilgilendirme ile alakalı daha onlarca konu başlığı açmak mümkün. Ancak uzun konuları okumakta bizim milletimizin problemi var; çabuk sıkılıyorlar. Bu nedenle konumuzun GERÇEKLER bölümüne geçmek istiyorum.

Define İşaretleri diye bir şey var mı? Yapılan mezarlara ve gömülen mallara ait bir işaretleme yapılmış mıdır? Buradan devam edelim.

DEFİNE İŞARETLERİNDEKİ GERÇEKLER:
Definecinin iş sahası; toprağın altı ve toprak üstündeki kaya bloklardır.

1)- Bu iş sahasındaki gömüler; "genellikle " 100 sene öncesinden başlayarak, M.Ö. 8 yy.kadar gider.
Semavi dinlerde yapılan mezarlara mevtanın eşyaları konmaz. Bu hususu asla unutmamak lazım. Mevtanın eşyaları ile birlikte gömülmesi PAGAN inancında yaygındır. Bu eşyalar bugün çok kıymetlidir, bu nedenle aranmaktadır. Yine unutulmaması gereken bir nokta; bu dönem de nasıl fakirler var zenginler var, o dönemde de öyledir. Ve o dönemde kast sistemi hep olmuştur. Fakirin mali olmadığından mezarı da boştur. Kaldıysa kemikleri çıkar. Defineciler bu mezarlara "fakir mezarı" derler. Zenginlerin, din adamlarının, yöneticilerinin, beylerinin, krallarının mezarları, defineciler için önem arz eder. Bugün nasıl ki ölenler şehrin mezarlığına defnedilmekte, o günün şartlarında da mezarlıklar mevcuttur. Fakir ahali genelde aynı alana gömülmüş, o topluluğun ileri gelenleri ise o günkü dini inanışlar baz alınarak farklı yerlere, özellikle o bölgenin en yüksek yerlerine defnedilmişlerdir. Tümülüsler, kaya mezarları vs.

Özetle; tüm toplumlarda mezarlar o günün inancına göre yapılmıştır.Ve o günün imkanları, teknolojisi baz alınarak inşa edilmiştir. Mezarların etrafına konulan sunaklar ( yuvarlak, kare, dikdörtgen, üçgen) dini ritüeller için yapılmıştır. Bu işaretlere bugün "Define işareti" gözüyle bakılması, bu şekilde konuşulması izafidir.

2)- Her sunakın yanında illa mezar olmaz. Mezara çok uzak alanlarda sunaklar da mevcuttur. Nasıl ki biz bugün evimizden fatiha gönderiyoruz ölülerimize, çeşitli kavimlerde mezara gitmeden oldukları alanda ritüellerini gerçekleştirmek için bu sunakları kullanmışlardır.

3)- Eğer sunakın yakınında bir mezar varsa; Elbette bu mezar ile sunak arasında bir mesafe ve sunaka göre de bir yön mevcut olacaktır.
Lâkin yön ve mesafede bir standart mevcut değildir. Bu nedenle internette sunulan özellikle mesafelere itibar edilmemelidir. İzmirdeki yön ile Ağrıdaki yön birbirini tutmaz. Kıbleyi baz alın, İzmirde namaz kılan biraz sola, Ağrıda namaz kılan biraz sağa dönecektir. Ana yön güney olmasına rağmen, Kabenin konumu İzmire ve Ağrıya göre farklıdır.
Hal bu olunca, o bölgede yaşayan kavimlerin ölü gelenekleri bilinmeden mesafe ve yön standartından bahsetmek mümkün değildir.
O bölgede açılmış mezar ve bu mezara ait sunak vb.figürler en doğru bilgiyi verir. Özellikle yön hususunda açılan mezarlar iyi analiz edilmelidir.

4)- Mezarın olması ve bulunması da yetmez. İçi dolu mu boş mu? Net Tespit yapılmadan işlem prosedürüne geçilmemelidir.

5)- Şu an ülkemizde en büyük eksiklik, pagan dönemini bilenlerin sayısının azlığıdır. Kutsal sayılan renkler, şekiller, figürler, yerler, arazi parçaları, ağaçlar, bitkiler, vs. Bileni azdır. Bu nedenle sitelerde açılan konularda pagana ait şeyler sitenin ustaları ve üyeleri tarafından "doğal" kabul edilmesi majör hatadır. Bunları bilenler az olunca pagan döneminin gömülerinin çoğu hala bâkir, el değmemiş şekilde durmaktadır. Ve bu yerler define açısından En mümtaz yerlerdir.
Bu yerlerde dedektörler işe yaramaz, derinlik fazladır. Profosyonel cihazlar şarttır.

6)- Kayalarda gözüken figürler ve şekillere yorum yapanlara KAYA FALCISI denilmesi, definecilere, bu işi bilen ustalara yapılmış ve yapılacak en büyük haksızlık ve zulümdür. Asıl mesele kayalardaki o figürün çözümünü bilmektir. 5nci maddede söylediğim gibi, bunların çözümünü bilen memleketimizde az sayıda usta vardır. Bunların bir kısmı sitelerde dolaşsa da haklı sebeplerden dolayı bu alanlarda net çözümü söylememektedirler. Zira bu alanları fotoğraflayanların hemen hemen hepsi buralarda işlem yapıp hedefe ulaşacak donanımda değildirler. Pagana işlem yapmak, müteahhitlik seviyesi ister, çoğu daha çırak bile değildirler. Defineci ömründe bir kez paganın odasına ulaşsa tümülüse girmesinden iyidir deyim de meselenin ne derece öneme haiz olduğu anlaşılsın.

7)- Define İşareti denilen herşeyin altında muhakkak, illa DİNİ BİR RİTÜEL vardır, olmalıdır. Bu işaretlemeler "gel burada define var" deyip, saklanan şeyin bulunmasına matuf değidir. Bu nedenle bu işaret dediklerimiz bir fıkır versede asla bir nokta vermez.
Bu durumun istisnası var mıdır? Elbette vardır. Yer bellidir. Arazide dolaşırken görürsün. Bu tür işler aslında bir meydan okumadır. Zira 50-60 tonluk kayalar getirilmiştir. Güçün yeterse gir deyip meydan okunmuş o zamanlarda. Amma adamlar nereden bilsin, 100 ton kayayı kaldıracak iş makinaları olacağını yada 300 tonluk kayanın patlatılabileceğini... O gün imkansız gözüken bu gün teknoloji ile mümkündür. (Kaçak işleme kesinlikle karşıyız)

8)- Ne garip ve manasiz bir ifademiz var sektörde: HEDİYESİ. Adamlar birşeyler gömecekler ve diyecekler ki, buraya gelenlere bir hediye koyalım, önce bunu alsınlar... Böyle bir şey olabilir mi? Elbette olamaz.
Saklanan malın 2-3-4 bazan 5 parçaya ayrıldığı olmuştur.Ve doğrusuda, mantiklisi da budur. Hediye denen şey ise en kolaydaki ve en az olan parçadır. Bu akıllı Bir taktiktir.

9)- Sektördeki en kıymetli bilgilerden biriside, işlem yapıp tecrübe kazananların aktardığı bilgilerdir. Bu bilgiler kaale alınmalıdır. Asla küçümsenmemelidir. En azından verilen bilgiler o alanda kontrol edilmelidir. Akilli insan, başkasının tecrübesini ve bilgisini değerlendiren insandır.

Elbette bu konularda yazılacaklar bitmez.
Bakış açısının düzeltilmesi bakımından yazdıklarım şimdilik yeterlidir. Bunlar benim tecrübelerim. Katılmayanlar olabilir.

Özetle;
İnternetteki Bilgilerle işlem yapanlar bu zamana kadar hedefe ulaşamadılar. Durmuş saat dahi 1 günde 2 kez doğruyu gösterir. 2/24 ihtimal başarıyı getirmez. Klavuzu iyi olmayan menzile ulaşamaz. İnternetteki bu bilgiler karganın kılavuzluğu gibidir.

Nasıl olacak bu işler? Madem define işaretiyle alakalı bu bilgiler hedef saptırmak için yayınlandı..?

Benim tavsiyem şudur:
1- Kazan kulpundan, Adam sözünden bilinir.
Tecrübeli olan ustaları tespit edip, onların yorumlarını word dosyasında arşivlemek, arşivlerken de konu başlıkları oluşturmakla işe başlanabilir. Öyle kıymetli bilgilerin olduğu yapılacak bu çalışmada görülecektir.
2- Bölgenizde daha önce işlem yapılan yerlerin gezilmesi. Görerek de çok şey öğrenilir.
3- Hafriyat çalışmalarında toprak katmanlarının incelenmesi. 40 metre kuyu kazanlar var bu memlekette, akıl alacak gibi değil.
4-Bölgenizde yaşayan kavimlerin dini inanışları ve ölü gömme ritüellerini bilmek elzemdir.
5-Tespit edilen noktaların teyidi. Cihaz bu açıdan çok kıymetli. İyi cihazlar da çok pahalı. Buda bizim handikapımız. Bu handikapımız bizi çubukçulara yönlendirmekte. Amma elini sallasan çubukçuya değiyor. Daha çubuk tutmasını, çubukla yürümesini bilmeyenler meydanda ustayım diye geziyor. Nereye baksa altın var diyor. Halbuki en az olan maden altındır. Çubukla bakılan yerin teyidi mutlaka cihazla yapılmalıdır.
6- Sektördeki hoca denen kişilerden uzak durunuz. Cini varmış, yerini gösteriyormuş sözlerine asla itibar etmeyiniz. Bu şarlatanlarla dolaşan kişileri de "ahmak" katagorisinde değerlendiriniz. Ve sorun onlara, madem nokta verebiliyorlar da bu zamana kadar neden zengin olamamışlar. İstisnasiz hepsi parasızdır. Eğer bu cinciler bu işte başarı olabilselerdi, o memleketin en zengini olmaları gerekirdi.
7-Bu iş, ekip işidir. Ekibimizde akıllı mantıklı adamlar olsun. Araniza ahmakları almayınız. Hırs sahibi ise ahmaktan daha tehlikelidir. Hak, adalet, helal ve haram kavramını bilmeyenlerden de şeytandan kaçar gibi kaçmak gerekir. Çukurun içinde sizi bırakıp giderler. Sektörde dengesiz çoktur.

Vesselam...
 

balkaya34

Kullanıcı
Katılım
28 Ekim 2017
Mesajlar
1,486
Beğeni
2,241
Puanları
113
Yaş
72
Arkadaşlar merhaba,

Yaklaşık 25 senedir bu sektörün içerisindeyim.
Son iki seneye kadar Hobi olarak devam ettim.
Bu zaman zarfı içerisinde okuduğum, bulduğum, gördüğüm bilgi fotoğraf yorum meteryal, her ne var ise, lüzumlu gördüklerimi arşivledim. Belki 5-10 ciltlik ansiklopedi yazılacak kadar arşivim oluştu. Şu an sadece orijinal paylaşılan kıymetli gördüğüm fotoğraflara ara sıra bakmaktayım. Bilgi olarak kaydettiğim hiçbir şeyi artık kaale almıyorum. Sadece define sitelerinde bilgisine itibar ettiğim ve o sitelerde Takip ettiğim 5-6 tane Usta'nın haricinde yazılanları da arşivime koymuyorum. Niçin bu karara vardım...?

1- Define işaretleri ile alakalı internette açılan onlarca site mevcut. Maalesef çoğunluğu kopyala yapıştır yöntemi ile oluşturulmuş sitelerdir.
Define işareti olarak kabul edilen birçok işaretin gerçekte, define ile hiçbir alakası olmadığını bu zaman zarfında anlamış bulunmaktayım.

Asıl önemli olarak gördüğüm şey ise neden bu yalana tevessül edildiğidir. Önemli olan da bu sorunun cevabıdır. Kanaatime göre Bunun iki tane kuvvetli sebebi olabilir.

a)-Para kazanma hırsı. Ya da;
b)-Atalarının mirasını koruma gayesi.

Ben, yalan dolan, ilgisiz birçok şeyin define işaretleri içerisine alınmasında kasıt olduğunu düşünmekteyim. Hedef saptırma yapıldığına inanıyorum. Bu işi yapanların da bu milletin evlâdı olmadığını, atalarının mirasının korunması amacıyla hareket edip binlerce lirada her sene masraf yaptıklarını değerlendirmekteyim.

Not: DEVAM EDECEK....
Vakit buldukça yazacağım, devam edeceğim, bu konuyu iyice analiz etmek istiyorum...
Katkıda bulunmak isteyenler yorum yazabilirler, konunun bitmesini beklemeyebilirler...
Selam usdadım ,, Aynen katılıyorum,
 

Necat.

Emektar
Forum Düzeni
Admin
Katılım
26 Mart 2018
Mesajlar
3,086
Beğeni
9,723
Puanları
113
Yaş
61
Konum
Ankara
Kader ustam doğru tespitlerde bulunmuş. Ben de gördüğüm bir kaç şeyi yazmaya çalışayım.
C - Bencilliğin esiri olup her şeyi ben bilirim diyerek bilmediğinin farkında olmayan ama insanların usta demesinin gazıyla "allah beni övüp yaratmış" diyerek havaya girenler.
D- Okumayı sevmediği için medeniyetler hakkında bilgi sahibi olmayıp, her işarete define gözüyle bakıp gerçekte yolu gösteren işaretin 50 metre doğusunda işaret aranmasını tavsiye edenler.
E- Hayali geniş olup doğal oluşumları hayvana veya insana benzetenler.

Aslında bunların bir kısmında ben art niyet görmüyorum. Kendisi inandığı için telkinde bulunuyor tavsiye veren . Sonuç doğru çıkmayınca fotoğraftan bu kadar oluyor deyip kendisini koruyarak işlem yapanı suçlu görüyor ve daha kötüsü bunu da inanarak yapıyor, yani kandırmak için değil inandığı için tavsiyede bulunuyor. Burada tavsiye veya yorum isteyen arkadaşların sorumluluğu büyük. İşaretlerin olduğu yerin yeterinde detaylandırılmaması, kroki kullanılmaması, sitedeki resimleme tavsiyelerini okumamasından dolayı 1 resimle sonuç istenince yol göstermeye çalışanda biraz tahmine yönelmek zorunda kalıyor. Yorum yazılmasa konuyu açan kırılıyor kimse cevap vermiyor diye, yorum yazılsa hataya düşme olasılığı yüksek ve gerçekten konuya vakıf olanlar imtina ediyor yazmaktan. Böylece kör topal gidiyor konular.
 

gıral

Vip Üye
Katılım
3 Şubat 2014
Mesajlar
2,637
Beğeni
4,516
Puanları
113
Elinesağlık ustam zamanbulup okuyamamıştım ikikere denedim yarım kaldı 😊 sende kısa yazsaydın mübarek
Ama arşivlik bidosya olmuş hakkaten çok faydalı bilgiler
Sağolasın varolasın ustam saygılar
 

El-Ensari

Kullanıcı
Katılım
27 Mart 2021
Mesajlar
828
Beğeni
2,312
Puanları
93
Arkadaşlar merhaba,

Yaklaşık 25 senedir bu sektörün içerisindeyim.
Son iki seneye kadar Hobi olarak devam ettim.
Bu zaman zarfı içerisinde okuduğum, bulduğum, gördüğüm bilgi fotoğraf yorum meteryal, her ne var ise, lüzumlu gördüklerimi arşivledim. Belki 5-10 ciltlik ansiklopedi yazılacak kadar arşivim oluştu. Şu an sadece orijinal paylaşılan kıymetli gördüğüm fotoğraflara ara sıra bakmaktayım. Bilgi olarak kaydettiğim hiçbir şeyi artık kaale almıyorum. Sadece define sitelerinde bilgisine itibar ettiğim ve o sitelerde Takip ettiğim 5-6 tane Usta'nın haricinde yazılanları da arşivime koymuyorum. Niçin bu karara vardım...?

1- Define işaretleri ile alakalı internette açılan onlarca site mevcut. Maalesef çoğunluğu kopyala yapıştır yöntemi ile oluşturulmuş sitelerdir.
Define işareti olarak kabul edilen birçok işaretin gerçekte, define ile hiçbir alakası olmadığını bu zaman zarfında anlamış bulunmaktayım.

Asıl önemli olarak gördüğüm şey ise neden bu yalana tevessül edildiğidir. Önemli olan da bu sorunun cevabıdır. Kanaatime göre Bunun iki tane kuvvetli sebebi olabilir.

a)-Para kazanma hırsı. Ya da;
b)-Atalarının mirasını koruma gayesi.

Ben, yalan dolan, ilgisiz birçok şeyin define işaretleri içerisine alınmasında kasıt olduğunu düşünmekteyim. Hedef saptırma yapıldığına inanıyorum. Bu işi yapanların da bu milletin evlâdı olmadığını, atalarının mirasının korunması amacıyla hareket edip binlerce lirada her sene masraf yaptıklarını değerlendirmekteyim.

2- İnternettedeki define işaretleri ile alakalı bilgiler, az bir araştırma yapılınca 2 ana kaynaktan dağıtıldığını, kopyala yapıştır yapılarak çoğaltıldığı gözükmektedir. Oradaki işaretlerle alakalı verilen bilgilerinde doğru olmadığı ortadadır.
Bu memlekette define geçmişi olmayan az kişi vardır. Hal bu olmasına rağmen hedefe ulaşanların azlığı analiz konusu olmalıdır. Madem bir işaretin çözümü bu sitelerde anlatıldığı gibidir, neden bu işareti bulanlar hedefe ulaşamamışlardır.? Elbette bu sorunun onlarca cevabı olmasına rağmen asıl mesele verilen bilgilerin yanlışlığıdır. Sanki birileri hedefe ulaşılmasın diye gayret etmekte ve bunda da başarı olmaktadırlar.

3-Yıllarca, bulunan işaretler bazı guruplar ve şahıslar tarafından tahrip ettirilmiştir. İşaretler kırdırılmış, sistemi bilmeyen kişiler ekarte edilmiş, sistemi bilen kişilerinde bu işaretlere erişimi engellenerek "malları" koruma altına aldırılmış gibidir.
Hatta bazı bölgelerde işaret ve figürlerin kırılması işlemi para karşılığı yaptırıldığını ifade edenler olmuştur.
Birileri kasitla defineye ulaşılamaması için yapılması gerekenleri fazlasıyla yapmışlar ve son 10 senede internet üzerinde hakimiyeti ele geçirip başarılı olmuşlardır.

3-Maalesef bazı define sitelerindeki görevliler, tecrübesi dışındaki işaretlerin çözümü ile alakalı konular açıldığında, bahse konu sitelerdeki bilgileri, kendi üslubu içinde eriterek, çözüm yolu olarak konu sahibine takdim etmiş ve yanlış bu bilgilerin daha fazla kabul görmesine sebep olmuşlardır ve olmaya da devam etmektedirler.
Bu vebaldir, konu sahibine haksızlıktır. Zira bu bilgilere göre işlem yapan, riske giren, zaman ve finansman kaybeden çok olmuştur. Sanal alem de bir müslüman için reel alemden farksızdır. Hal bu olunca kimse aldatılmamalı, yanlış yönlendirilmemelidir. Bu sitelerdeki bilgileri tamamıyle doğru kabul etmek, ilk düğmeyi yanlış iliklemeye benzer.

4-Define İşaretleriyle alakalı çözüm sunan, bilgi veren sitelerdeki görseller, fotoğraflar, çoğunlukla arap define sitelerinden kopyalanmış olup define ile alakası yoktur. Son dönemde bu işaretlerin aslının nerede olduğu ile alakali yapılın çalışmalar mevcut olup, internet ortamında da yayınlanmaya başlamıştır. Konunun vehameti bu çalışmalarda ortaya konmuştur. Hâlâ insanımız kaldırılmaya devam etmektedir.

Yalan yanlış bilgilendirme ile alakalı daha onlarca konu başlığı açmak mümkün. Ancak uzun konuları okumakta bizim milletimizin problemi var; çabuk sıkılıyorlar. Bu nedenle konumuzun GERÇEKLER bölümüne geçmek istiyorum.

Define İşaretleri diye bir şey var mı? Yapılan mezarlara ve gömülen mallara ait bir işaretleme yapılmış mıdır? Buradan devam edelim.

DEFİNE İŞARETLERİNDEKİ GERÇEKLER:
Definecinin iş sahası; toprağın altı ve toprak üstündeki kaya bloklardır.

1)- Bu iş sahasındaki gömüler; "genellikle " 100 sene öncesinden başlayarak, M.Ö. 8 yy.kadar gider.
Semavi dinlerde yapılan mezarlara mevtanın eşyaları konmaz. Bu hususu asla unutmamak lazım. Mevtanın eşyaları ile birlikte gömülmesi PAGAN inancında yaygındır. Bu eşyalar bugün çok kıymetlidir, bu nedenle aranmaktadır. Yine unutulmaması gereken bir nokta; bu dönem de nasıl fakirler var zenginler var, o dönemde de öyledir. Ve o dönemde kast sistemi hep olmuştur. Fakirin mali olmadığından mezarı da boştur. Kaldıysa kemikleri çıkar. Defineciler bu mezarlara "fakir mezarı" derler. Zenginlerin, din adamlarının, yöneticilerinin, beylerinin, krallarının mezarları, defineciler için önem arz eder. Bugün nasıl ki ölenler şehrin mezarlığına defnedilmekte, o günün şartlarında da mezarlıklar mevcuttur. Fakir ahali genelde aynı alana gömülmüş, o topluluğun ileri gelenleri ise o günkü dini inanışlar baz alınarak farklı yerlere, özellikle o bölgenin en yüksek yerlerine defnedilmişlerdir. Tümülüsler, kaya mezarları vs.

Özetle; tüm toplumlarda mezarlar o günün inancına göre yapılmıştır.Ve o günün imkanları, teknolojisi baz alınarak inşa edilmiştir. Mezarların etrafına konulan sunaklar ( yuvarlak, kare, dikdörtgen, üçgen) dini ritüeller için yapılmıştır. Bu işaretlere bugün "Define işareti" gözüyle bakılması, bu şekilde konuşulması izafidir.

2)- Her sunakın yanında illa mezar olmaz. Mezara çok uzak alanlarda sunaklar da mevcuttur. Nasıl ki biz bugün evimizden fatiha gönderiyoruz ölülerimize, çeşitli kavimlerde mezara gitmeden oldukları alanda ritüellerini gerçekleştirmek için bu sunakları kullanmışlardır.

3)- Eğer sunakın yakınında bir mezar varsa; Elbette bu mezar ile sunak arasında bir mesafe ve sunaka göre de bir yön mevcut olacaktır.
Lâkin yön ve mesafede bir standart mevcut değildir. Bu nedenle internette sunulan özellikle mesafelere itibar edilmemelidir. İzmirdeki yön ile Ağrıdaki yön birbirini tutmaz. Kıbleyi baz alın, İzmirde namaz kılan biraz sola, Ağrıda namaz kılan biraz sağa dönecektir. Ana yön güney olmasına rağmen, Kabenin konumu İzmire ve Ağrıya göre farklıdır.
Hal bu olunca, o bölgede yaşayan kavimlerin ölü gelenekleri bilinmeden mesafe ve yön standartından bahsetmek mümkün değildir.
O bölgede açılmış mezar ve bu mezara ait sunak vb.figürler en doğru bilgiyi verir. Özellikle yön hususunda açılan mezarlar iyi analiz edilmelidir.

4)- Mezarın olması ve bulunması da yetmez. İçi dolu mu boş mu? Net Tespit yapılmadan işlem prosedürüne geçilmemelidir.

5)- Şu an ülkemizde en büyük eksiklik, pagan dönemini bilenlerin sayısının azlığıdır. Kutsal sayılan renkler, şekiller, figürler, yerler, arazi parçaları, ağaçlar, bitkiler, vs. Bileni azdır. Bu nedenle sitelerde açılan konularda pagana ait şeyler sitenin ustaları ve üyeleri tarafından "doğal" kabul edilmesi majör hatadır. Bunları bilenler az olunca pagan döneminin gömülerinin çoğu hala bâkir, el değmemiş şekilde durmaktadır. Ve bu yerler define açısından En mümtaz yerlerdir.
Bu yerlerde dedektörler işe yaramaz, derinlik fazladır. Profosyonel cihazlar şarttır.

6)- Kayalarda gözüken figürler ve şekillere yorum yapanlara KAYA FALCISI denilmesi, definecilere, bu işi bilen ustalara yapılmış ve yapılacak en büyük haksızlık ve zulümdür. Asıl mesele kayalardaki o figürün çözümünü bilmektir. 5nci maddede söylediğim gibi, bunların çözümünü bilen memleketimizde az sayıda usta vardır. Bunların bir kısmı sitelerde dolaşsa da haklı sebeplerden dolayı bu alanlarda net çözümü söylememektedirler. Zira bu alanları fotoğraflayanların hemen hemen hepsi buralarda işlem yapıp hedefe ulaşacak donanımda değildirler. Pagana işlem yapmak, müteahhitlik seviyesi ister, çoğu daha çırak bile değildirler. Defineci ömründe bir kez paganın odasına ulaşsa tümülüse girmesinden iyidir deyim de meselenin ne derece öneme haiz olduğu anlaşılsın.

7)- Define İşareti denilen herşeyin altında muhakkak, illa DİNİ BİR RİTÜEL vardır, olmalıdır. Bu işaretlemeler "gel burada define var" deyip, saklanan şeyin bulunmasına matuf değidir. Bu nedenle bu işaret dediklerimiz bir fıkır versede asla bir nokta vermez.
Bu durumun istisnası var mıdır? Elbette vardır. Yer bellidir. Arazide dolaşırken görürsün. Bu tür işler aslında bir meydan okumadır. Zira 50-60 tonluk kayalar getirilmiştir. Güçün yeterse gir deyip meydan okunmuş o zamanlarda. Amma adamlar nereden bilsin, 100 ton kayayı kaldıracak iş makinaları olacağını yada 300 tonluk kayanın patlatılabileceğini... O gün imkansız gözüken bu gün teknoloji ile mümkündür. (Kaçak işleme kesinlikle karşıyız)

8)- Ne garip ve manasiz bir ifademiz var sektörde: HEDİYESİ. Adamlar birşeyler gömecekler ve diyecekler ki, buraya gelenlere bir hediye koyalım, önce bunu alsınlar... Böyle bir şey olabilir mi? Elbette olamaz.
Saklanan malın 2-3-4 bazan 5 parçaya ayrıldığı olmuştur.Ve doğrusuda, mantiklisi da budur. Hediye denen şey ise en kolaydaki ve en az olan parçadır. Bu akıllı Bir taktiktir.

9)- Sektördeki en kıymetli bilgilerden biriside, işlem yapıp tecrübe kazananların aktardığı bilgilerdir. Bu bilgiler kaale alınmalıdır. Asla küçümsenmemelidir. En azından verilen bilgiler o alanda kontrol edilmelidir. Akilli insan, başkasının tecrübesini ve bilgisini değerlendiren insandır.

Elbette bu konularda yazılacaklar bitmez.
Bakış açısının düzeltilmesi bakımından yazdıklarım şimdilik yeterlidir. Bunlar benim tecrübelerim. Katılmayanlar olabilir.

Özetle;
İnternetteki Bilgilerle işlem yapanlar bu zamana kadar hedefe ulaşamadılar. Durmuş saat dahi 1 günde 2 kez doğruyu gösterir. 2/24 ihtimal başarıyı getirmez. Klavuzu iyi olmayan menzile ulaşamaz. İnternetteki bu bilgiler karganın kılavuzluğu gibidir.

Nasıl olacak bu işler? Madem define işaretiyle alakalı bu bilgiler hedef saptırmak için yayınlandı..?

Benim tavsiyem şudur:
1- Kazan kulpundan, Adam sözünden bilinir.
Tecrübeli olan ustaları tespit edip, onların yorumlarını word dosyasında arşivlemek, arşivlerken de konu başlıkları oluşturmakla işe başlanabilir. Öyle kıymetli bilgilerin olduğu yapılacak bu çalışmada görülecektir.
2- Bölgenizde daha önce işlem yapılan yerlerin gezilmesi. Görerek de çok şey öğrenilir.
3- Hafriyat çalışmalarında toprak katmanlarının incelenmesi. 40 metre kuyu kazanlar var bu memlekette, akıl alacak gibi değil.
4-Bölgenizde yaşayan kavimlerin dini inanışları ve ölü gömme ritüellerini bilmek elzemdir.
5-Tespit edilen noktaların teyidi. Cihaz bu açıdan çok kıymetli. İyi cihazlar da çok pahalı. Buda bizim handikapımız. Bu handikapımız bizi çubukçulara yönlendirmekte. Amma elini sallasan çubukçuya değiyor. Daha çubuk tutmasını, çubukla yürümesini bilmeyenler meydanda ustayım diye geziyor. Nereye baksa altın var diyor. Halbuki en az olan maden altındır. Çubukla bakılan yerin teyidi mutlaka cihazla yapılmalıdır.
6- Sektördeki hoca denen kişilerden uzak durunuz. Cini varmış, yerini gösteriyormuş sözlerine asla itibar etmeyiniz. Bu şarlatanlarla dolaşan kişileri de "ahmak" katagorisinde değerlendiriniz. Ve sorun onlara, madem nokta verebiliyorlar da bu zamana kadar neden zengin olamamışlar. İstisnasiz hepsi parasızdır. Eğer bu cinciler bu işte başarı olabilselerdi, o memleketin en zengini olmaları gerekirdi.
7-Bu iş, ekip işidir. Ekibimizde akıllı mantıklı adamlar olsun. Araniza ahmakları almayınız. Hırs sahibi ise ahmaktan daha tehlikelidir. Hak, adalet, helal ve haram kavramını bilmeyenlerden de şeytandan kaçar gibi kaçmak gerekir. Çukurun içinde sizi bırakıp giderler. Sektörde dengesiz çoktur.

Vesselam...
 

El-Ensari

Kullanıcı
Katılım
27 Mart 2021
Mesajlar
828
Beğeni
2,312
Puanları
93
Değerli Ustam, o güzel yüreğine sağlık.
adeta tırmanarak, tecrübeyle çok değerli bilgilere haiz olduğun aşikâr.
dahada güzeli, meseleleri guzel bir üslûp ve büyük bir ustalıkla , çok güzel anlatıyorsunuz.
inşaallah bunca emeğin, zahmettin ve gayretin mükafatını iki cihanda da alırsın.

böyle dürüst, değerli insanları, böyle kaygan bir zeminde bulmak beni gerçekten çok mutlu ediyor.
Allah siz ve sizin gibi değerli bütün Ustalarımızdan razı olsun inşaallah.
 
Üst