Bu aralar çok çok meşgul...Ustam Rüştünün ismini nedense Duymaz olduk,Arka kapıda Anlasmamı yaptında haberimiz yok..
Rüştüsüz bu sayfanın tadı tuzu yok bilesin..
Bir elinde yazma,
bir elinde kazma...
Burnunda hızma,
Yaw gelde kızma...
Bu aralar çok çok meşgul...Ustam Rüştünün ismini nedense Duymaz olduk,Arka kapıda Anlasmamı yaptında haberimiz yok..
Rüştüsüz bu sayfanın tadı tuzu yok bilesin..
Yok Abim sen yine isim vermeden 4 Kahkahayla geçistirdin.Bu aralar çok çok meşgul...
Bir elinde yazma,
bir elinde kazma...
Burnunda hızma,
Yaw gelde kızma...
Yapma ustam...Yok Abim sen yine isim vermeden 4 Kahkahayla geçistirdin.
Cam silen kimyasala,Cam sil ismini vermisse..Yapma ustam...
Dedimya rüştü ustamız çok mu çok meşgul...
Cam temizliğinde kullanılan maddenin isim babalığını yapan rüştü ustamız dahiyane bir fikirle camsil ismini koymuştu...
Böylesi bir dehanın namını duyan iş insanları soluğu rüştü ustamızın malikanesinde aldılar, en ilk evvela gelen bir firma otağı kurmuş kuş uçurtmuyor
Tuvalet temizliğinde kullanılmak için üretmiş olduğu rulo şeklinde ince kağıt icin isim koymayı teklif eden firma günlerdir merakla kapıda beklemektedir...
Bizim ateist rüştü bir gün ormanda geziyor ve etrafındaki güzelliklere bakıyormuş. "Evrim ne güzellikler yaratıyor!" diye düşünüp mest oluyormuş. Birden arkasında kocaman bir ayı belirmiş ve onu kovalamaya başlamış. Rüştü bütün gücüyle kaçıyormuş ama her arkasına bakışta ayının daha yaklaşmış olduğunu fark ediyormuş. Dakikalarca süren bir kaçısın sonunda Rüştünün ayağı yerdeki dala takılmış, ayı Rüştünün üzerine atlamış, pençesini kaldırmış. Tam vurmaya hazırlanırken rüştü; "TANRIM!!!" diye bağırmış. Bir anda zaman durmuş, ayı dönmüş, ormandaki nehir bile akmaz olmuş. Bir anda orman kararmış ve gökyüzünden bir ışık huzmesi Rüştünün üzerine parlamış. Çok derinden gelen ilahi bir ses rüştüye: "Yıllarca bana inanmadın, yaratılışı kozmik bir kazaya bağladın,sana bu durumda yardim etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu saymalıyım?"demiş. Rüştü utanç içinde: "Biliyorum bunca yıldan sonra dindar biri olmayı istemem haksizlik,ama belki AYIYI dindar yapabilirsiniz." demiş. Ses: "Peki." diye karşılık vermiş ve ışık kaybolmuş. Nehir tekrar akmaya başlamış. Herşey eski haline dönmüş.ayı pençesini indirmiş, iki pençesini de göğe doğru cevirmiş, ve konuşmaya başlamış: "Tanrım, senin rızkınla orucumu açıyorum,ham dolsun verdiğin nimetlere."
Ustam sözlerinizin sonuna sevgiler eklerdiniz...henuz sıratın başına gelmedik *SABIR