Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye | Define işaretleri ve anlamları

Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Abbasiler ile ilgili yazılar ararken bu makaleye rastladım; numizmatik alanında örnek teşkil edebilecek fotoğraflar olduğu için sizlerle paylaşmak istedim. Umarım beğenirsiniz.

Allah‘tan başka ilah olmadığına şehadet ederim. O, tektir ve ortağı yoktur.
Ve şehadet ederim ki, Muhammed O’nun kulu ve Rasülü’dür.”

Peygamberin vefatından yıllar sonra, sağdan yanaşan şeytanlar Tevhid (Birleme) ifadesini İkileme (Tesniye) ifadesine dönüştürdü.

Bir yandan Kelime-i TEVHİD’e tanıklık yapıyor ama hemen bir “VE” ekleyerek TEVHİD’ı (Birlemeyi) TESNİYE’ye (İkilemeye) çeviriyor.
Sünni literatürde Şehadeteyn (yani iki şeye şahitlik) ifadesinin biraz farklı olduğu dikkatinizi çekti mi? Kendisine daha önce bu konuda yöneltilen eleştirileri aklınca cevaplamak için bir yöntem izliyor… Tıpkı Muhammed’in ismini Allah’tan çok övüp duranların bu tavırlarını biz eleştirdiğimiz vakit, putlaştırdıkları Muhammed’in isminden önce ve sonra dizdikleri uyduruk övgüleri söylemeye devam edebilmek için Allah’ın isminden sonra bazı övgüler eklemeye başlamaları gibi. Yani Muhammed’e uyduruk övgüler dizebilmek için Allah’a “sözde” övgüler dizmeye başlıyorlar. Bunların kafasındaki Allah, Muhammed için kullanılan Allah’tır.
Nikekim bu Tesniyecilerin bir kısmı Allah’a “Allahım bizi peygamber efendimizin şefaatine nail eyle” biçiminde dua ederler. Muhammed’i kendilerinin Efendisi (Rabbi; bak 9:31) ilan ederler ve Allah’ı kendileriyle Muhammed arasında bir aracı, bir elçi yapıyorlar! Allah’ı hakkıyla takdir edemeyen müşriklerdir bunlar.
Yukarıda alıntıladığımız TESNİYEYİ biraz daha savunmak için yaygın olan Sünni kelime-i Tesniyesinin ortasına Allah’ın tekliği ile ilgili bir cümle daha sokuşturuyor. Niye? Allah’ın tekliğinden söz ederken ikinci bir ismi eklemek ve muvahitlerden kendisine yöneltilecek eleştirilere karşı ortaya eklediği ifadeyi göstermek için. Yani Muhammed için Allah’ı kullanıyor! Allah’ı paravana yapıyor… Tekrar edeyim, yani TESNİYE yapmak için Allah’ın birliğini açıkça istismar ediyor!


Bir de bunu Allah’a inat yapıyor; Kuran’a ihanet ediyor:
  • Kuran’da 30 kez geçen İsa’sız, Musa’sız, Muhammed’siz, Falansız, Filansız, “La ilahe illa Allah” veya “La ilahe illa Hu” TEVHİD (Birleme) ifadesine inat!
  • Allah’ın, meleklerin ve ilim sahiplerinin şehadetini bildiren 3:18 ayetine inat!
  • Allah’ın kuluna yettiğini vurgulayan 39:36 ayetine inat!
  • Allah’ın isminin tek başına anılmasından hoşlanmayanların mümin olmadığını bildiren 39:45 ayetine inat!
  • Mescitlerin SADECE Allah’a özgülenmesi ve Allah dışında başkasının çağrılmamasını bildiren 72:18 ayetine inat!
  • Elçileri yarışa sokarak onları abartıp putlaştırmamamızı, hepsi bir ümmet olan elçiler arasında ayırım yapmamamızı bildiren 2:285 ayetine inat!
  • Muhammed’in elçiliğine tanıklık eden tek ifadenin geçtiği ve bunun münafıklar tarafından yapıldığını bildiren 63:1 ayetine inat. (Münafıklar Muhammed’in elçiliğine inanmazlar. O münafıkların bir kısmı onun elçilik iddiasına aslında inanmayan münkirlerdir veya onun “sizin gibi bir insan” olma iddiasına inanmayan tesniyecilerdir, müşriklerdir).
Dahası, yukarıdaki ayetleri doğrulayan arkeolojik delillere de kör ve sağır kesiliyor (İkinci sayfada sunulacak). Ve bu Tevhid kelimesini Tesniye ile değiştirmek için ileri sürdüğü bahanelerle zımnen Allah’ın kitabında bu önemli gerçeği ifade etmeyi unuttuğunu ve dininin temel prensibini öğretemediğini iddia ediyorlar. İnciller’de yer almayan Üçleme ifadesini İsa’dan yüzyıllar sonra uyduran ve bunu dinlerinin temel ifadesi haline dönüştüren Hrisitiyanlar gibi. Müşriklerin putları ve putlarının sayıları değişebilir ama kafasızlıkları ve yöntemleri birbirine çok benzer. Zira, tüm müşriklerin vahiy kaynağı, akıl hocaları insanlardan ve cinlerden şeytanlardır (Bak: 6:112-116).

Şeytan’ın tüm amacı, allem edip kallem edip, Allah’ın yeterliliğini inkar etmek, TEKLİĞİNE bir şeyler eklemek… Bunu gerçekleştirmek için her taklayı atar… Soldan yanaşır, sağdan yanaşır. Sarık takar, sakal bırakır. Ağlar veya güldürür. Ama insanlardan ve cinlerden şeytanların tüm amacı Allah’ın yeterli olmadığını insanlara yutturmak. Allah dışında hidayet kaynakları oluşturmak. Allah adına din ve mezhepler uydurmak. Allah adına insanlar ile Yaratıcıları arasına girmek ve insanları kontrol altına almak! Tevhid prensibi şeytana kapıları kapayan bir prensiptir. Tevhid’den verilecek en küçük bir tavizi ,en küçük bir deliği şeytan kullanır ve o deliği zamanla büyütür ve oradan her türlü pisliği, her türlü fareyi ve hatta domuzu nakil-makil, rivayet-menkıbe, şerif-merif sokar.
Alıntıladığım Şehadeteyn (İKİLİ tanıklık) ifadesinde şeytanın attığı takla iki doğru ifadeden birisini DİĞERİNİN VURGUSUNU AZALTMAK İÇİN YAPIŞTIRMAK biçimindedir. O taklanın resmini çekiniz ve dikkatle inceleyiniz. Ayrıca Muhammed için “Allah’ın … Resulü’dür” ifadesiyle de Muhammed’i yaşayan bir ilah olarak sunar. Halbuki, İsa Nuh Allah’ın resulü İDİ, İbrahim Allah’ın resulü idi, Musa Allah’ın resulü İDİ, Zekeriya Allah’ın Resulü İDİ, İsa Allah’ın resulü İDİ ve Muhammed de Allah’ın resulü İDİ…
Muhammed öldü. Her ne kadar Muhammediler bu gerçeğe inanmak istemiyorlarsa da, Namazlarında okudukları uyduruk Tahiyyat duasında onu Allah gibi hazır ve nazır kabul edip ona ikinci şahıs olarak selam gönderiyorlarsa ve her yerde Allah ile birlikte illa onun ismini Tesniyelemek istiyorlarsa da bu bir gerçektir. Muhammed öldü. Rabbine gitti ve Rabbinin nimetiyle ödüllendiriliyor. Bizi işitmez; işitse bile duamıza cevap veremez!
Şu anda Muhammed Allah’ın resulü DEGİLDİR. Zira Muhammed YAŞAMIYOR. Allah’ın resulü Muhammed’in bize tebliğ ettiği biricik kitap olan Kuran (6:19) o resulün getirdiği risalettir ve dünyanın sonuna kadar o risalet (mesaj) devam edecek ve yeni haberleri ortaya çıkacaktır.
Hani adamın birini düşünün. Ağzıyla “Bir” derken parmaklarıyla “İki” işareti yapıyor. İşte “Allah Bir’dir VE Muhammed O’nun elçisidir” diyenler de aynısını yapıyor.
Allah’ın birliği Muhammed ile sınırlanamaz. Allah Muhammed’den önce de sonra da, Muhammed ile birlikte ve Muhammed’siz de ezelden beri tek ilahtır.


Muhammedsiz bir TEK Allah düşünemeyen Tesniyeciler Kuran’a inat uydurdukları bu “Allah + Muhammed” formülünü savunmak için bir sürü bahaneler ileri sürüyorlar. Ancak o bahanelerin palavradan ibaret olduğu aşağıdaki sorular üzerinde biriz düşünülürse ortaya çıkar.
  • Siz hayatınızda kaç kez “Tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur VE Kuran Allah kelamıdır” diye şehadet getirdiniz?
  • Siz hayatınızda kaç kez “Tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur VE İsa Allah’ın elçisidir” diye şehadet getirdiniz?
  • Siz hayatınızda kaç kez “Tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur VE tek hidayet kaynağı O’dur” diye şehadet getirdiniz?
  • Siz hayatınızda kaç kez “Tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur VE insanların çoğunluğu şirk koşmadan iman etmez” diye şehadet getirdiniz?
  • Siz hayatınızda kaç kez “Tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur VE İslam tek dindir” diye şehadet getirdiniz?
  • Siz hayatınızda kaç kez “Tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur VE aklını kullanmayanları Allah rezilliğe mahkum edere” diye şehadet getirdiniz?
  • Siz hayatınızda kaç kez “Tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur VE Muhammed’in elçiliğine tanıklık eden münafıklar yalan söylüyorlar” diye şehadet getirdiniz?
Kuran’ın 30 ayetine, 3:18; 39:45; 63:21 ve 2:285 ayetlerine rağmen İNAT ederek Kelime’yi tevhid’i EKSİK GÖREREK onu putlaştırdıkları Muhammed ile TAMAMLAMAK isteyenler Din Gününde “Wallahi rabbina wa ma kunna muşrikin” (Rabbimiz, Vallahi biz müşrik değildik; 6:22-24; 6:148; 16:35) diyecekler ama yalan söyledikleri kendilerine apaçık gösterilecek. O gün gözler çok keskin olacaktır. Burada göğüslerinin derinliklerinde sakladıklarını kimse orada saklayamayacaktır.
İnkarcıları ve münafıkları 39:45 ve 63:1 ayetleriyle ifşa eden Allah:
“Göklerde ve yerde olanları bilir; sizin gizlediklerinizi ve açığa vurduklarınızı da bilir. Allah gizli düşüncelerinizi çok iyi bilir.” (64:4)
“Onlar, göğüslerindekini bilinç altına itip O’ndan gizlemek isterler. İyi bilin ki elbiselerini büründükleri zaman dahi onların gizlediklerini ve açıkladıklarını bilir. O, gizli düşünceleri bilendir.” (11:5)
Kelime-i Tesniye Nasıl Uydurulur?
Kenarla, Ortala ve Birleştir!
3:18 ALLAH, kendisinden başka tanrı olmadığına şehadet eder; denetçiler ve adaleti gözeten ilim sahipleri de… O’ndan başka tanrı yoktur. Üstündür, Bilgedir.
39:36 ALLAH kuluna yetmez mi? Seni O’ndan başkalarıyla korkutuyorlar. ALLAH kimi saptırırsa ona bir yol gösteren bulunmaz.
39:44 De ki: “Tüm şefaat ALLAH‘a aittir.” Göklerin ve yerin yönetimi O’na aittir. Sonra O’na döndürüleceksiniz.
39:45 ALLAH tek başına anıldığı an ahiret gerçeğini onaylamıyanların kalpleri huzursuz olarak ürker. Fakat O’nun dışındakiler anıldığı zaman hemen yüzleri güler.
63:1 İkiyüzlüler sana geldiklerinde, “Senin ALLAH elçisi olduğuna şehadet ederiz” derler. ALLAH senin kendi elçisi olduğunu bilir veALLAH ikiyüzlülerin yalan söylediğine de şehadet eder.
63:2 Onlar, yeminlerini kalkan yapıp ALLAH‘ın yolundan saptırmaktadırlar. Yaptıkları ne kötüdür.
63:3 Çünkü onlar gerçeği onayladıktan sonra inkar ettiler; bu yüzden kalpleri mühürlendi; onlar anlamazlar.

İslam’ın ilk şartı olarak bilinen “Şehadet,” Allah’tan başka tanrı olmadığının itiraf edilmesidir. Kuran’da otuz kez geçen “la ilahe illa Allah” ifadesi hiçbir yerde bir başka isimle birlikte geçmez. Bu ifade Kelime-i Tevhid olarak bilinir. Yani Birleyici İfade. Bu şehadetle yetinmeyip Allah’ın Tekliğini ilan ederken Allah’ı tek başına yeterli görmemek ve isminin yanında herhangi bir ismi anmayı gerekli görmek şirk hastalığının bir belirtisidir. Muhammed peygamberden seneler sonra, tüm ilahi dinlerin değişmez ortak sloganı olan şehadete Muhammed peygamberin ismini ilave edenler bu davranışlarıyla Kuran’ın birçok ilkesini çiğnemişlerdir. Camilerde Tanrı’nın isminin yanına, Muhammed peygamberin ismine ek olarak Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali, Hasan ve Hüseyin gibi diğer putlaştırılmış isimler eklenmiştir. Şiiler ise farklı bir put kolleksiyonuna sahip olup camilerini onların isimleriyle süslerler. Muhammed peygamberin isminin geçtiği dört ayet var; bu ayetleri camiye asmak yanlış mı diye itiraz edenler olabilir. Mescitlerin duvarlarına cennetteki hurilerden söz eden tüm ayetleri güzel hatlarla yazıp asmanın yahut sadece cehennem ile ilgili ayetleri seçmenin bir zararı mı var? Sadece İsa veya Musa ile ilgili ayetleri seçmeye ne demeli? Münafıklarla ilgili ayetler niye olmasın? Mescitlerin duvarına tüm Kuran asılırsa bir sorun olmaz. Ama Kuran’dan bazı ayetler özellikle seçilince işte orada niyet önemli oluyor. Kuran’dan bazı ayetler seçilecekse, sadece Allah’tan sözeden ayetler asılabilir. Örneğin 39:44-45 veya 39:11-12 ayetleri… Ayrıca, mescitlerin duvarına ayet asılacak diye bir kural da yok? Bak 2:285; 3:64; 39:45; 53:23; 72:18.
Muhammed isminin kelime-i şehadete Kuran’ın vahyinden onlarca yıl sonra eklendiğini kanıtlayan ve açıklayan arkeolojik belgelere sahibiz. Örneğin, Muhammed peygamberin dünyadan ayrılışından yaklaşık yüzyıl sonra Emeviler ve daha sonra Abbasiler tarafından basılan altın ve gümüş sikkeler Kuran’daki ayetleri destekliyor, hadis ve sünnet yoluyla yapılan çarpıtmaları işfa ediyor. Muhammed peygamberden seksen yıl sonra bile putperestler Muhammed ismini şehadete doğrudan eklemeye casaret edemiyorlardı. Ancak, eski putlarını Muhammed ile değiştiren putperestler Muhammed ismini önce altın sikkelerin etrafına, daha sonra ortasına eklemeyi ve daha sonra da Tevhid ifadesine eklemeyi başardılar. İnşası birkaç yüz yıl süren (1) Kenarlama, (2) Ortalama ve (3) Birleştirme diye özetleyebileceğimiz üç şeytani basamakla Birleme (Tevhid) İkilemeye (Tesniye) dönüştürülmüştür!
Kelime-i Tesniye için İlk Basamak: KENARLA
Emeviler döneminde miladi 710 ve 730 tarihlerinde basılan altın sikkelere bakınız. Bu dönemde “La ilahe illa Allah. Sadece O; O’nun ortağı yoktur” ifadeleri altın paraların orta yerde yer alıyordu. Ancak, Tevhidi yani Birlemeyi yüzyıllar sonra Binlemeye çeviren müşrikler, bu tahrifatlarını Şeytandan aldıkları ilham ile yavaş yavaş gerçekleştirdiler. Müşrikler, Emeviler döneminde birlemeyi ikilemeye çevirmek için sinsi ve metodik bir yöntem izlediler. Bu tahrifat için, daha önce Yahudilerin ustalıkla becerdiği “kelimeleri bağlamlarından koparma” yöntemini kullandılar.
Her müslümanın saygı duyduğu bir ayeti kullanmaya karar verdiler ve amaçları için 48:28 ayetini uygun gördüler. Ayetteki “Muhammedun Rasul Allah” yani “Tanrı’nın elçisi Muhammed…” ifadesi tek başına bir cümle olmayıp, bir cümlenin parçasıdır. Kuran’ın birçok ayetini suistimal ederek Kuran dışında kaynaklar oluşturan kafanın umurunda değildi bu gerçek. Muhammed’in ismini 48:28 ayetindeki bağlamından kopardıktan ve “şahit olarak Allah yeter” ifadesini kırpıp çıkardıktan sonra onu ikinci nesil altın paraların etrafına yerleştirdiler. Ayetin bağlamından koparılıp anlamı veya vurgusu çarpıtılan bölümü altın sikkelerin etrafına yerleştirmek için ilginç bir ameliyat gerçekleştirdiler. Yani ortadan değil; kenardan yavaş yavaş alıştırmakla başladılar. Paranın diğer tarafındaki 112′inci sureden alıntılananan bazı kelimeler Tanrı’nın birliğini vurguluyor ve ortakları reddediyor. Emevi ve Abbasi sikkeleri daha sonra basılan üçüncü nesil altın sikkelerde Muhammed’in ismini orta yere, Allah’ın ismi yanına koymuştur. Bu önemli tahrifat yüzyıllar süren tedrici bir entrika ile gerçekleşti.
Emeviler-730.png







Kelime-i Tesniye için İkinci Basamak: ORTALA
Abbasiler döneminde miladi 750 yıllarında basılan paraya bakınız. Muhammed’i putlaştıranlar, onun vefatından yüz küsür yıl sonra nihayet onun ismini Allah’ın isminin bulunduğu merkezi yere koydular. Bu altın ve gümüş paraların bir tarafında La ilahe illa Allah, diğer tarafında da Muhammedun Resulullah yer alıyordu.
Önce ayetten kırpılarak altı ve gümüş paraların kenarına sinsice sokulan Muhammed kelimesi, daha önce sadece Allah için kullanılan orta bölüme, paranın bir tarafına yerleştiriliyor. Paraların bir tarafına Allah ismini bir tarafına da Muhammed ismini koymak kısa bir sürede gerçekleşmedi. Bu uygulama, yüz yılı aşan bir süre boyunca sinsice uygulanan üç basamaklı şeytani bir devrimin ikinci basamağını oluşturuyor.
Kelime-i Tesniye için Üçüncü Basamak: BİRLEŞTİR
Günümüzde Sünni ve Şii çevrelerce, Kuran’a inat doğma olarak kabul edilen Kelime-i Tesniye (İkileme İfadesi), yani Allah’tan başka ilah olmadığını ifade eden La ilahe İlla Allah kelimesini Muhammedun Resulullah ifadesi ile birleştirme hastalığı daha sonra üçüncü bir şeytani müdahele ile başarıldı.
Şimdi de Abbasiler döneminin son yıllarında miladi 1200 yıllarında basılan sikkeye bakınız. Nihayet üçüncü merhalede Allah’ın ismiyle Muhammed ismi Kelime-i Tesniye olarak altın paranın bir tarafının ortasında birleştirildi. Dikkat ederseniz, diğer tarafta boşalan yere şeytanın halifesinin ismi yerleştirilmiştir: İmam Abdul Nasir, Emirül Mümiminin, diye!
Bu üç basamağın başlangıç tarihlerini şimdilik tam bilmiyoruz. Araştırmacıları bu arkeolojik delileri incelemeye ve Kelime-i Tevhid’i Kelime-i Tesniye’ye çeviren üçlü basamağın tam tarihlerini çıkarmaya davet ediyorum.
Kuran’da Allah’ın tekliğinden sözeden düzinelerce ayeti eksiklik ile itham ederek 2:285; 3:64; 39:45; 53:23; 72:18 ayetlerine inat ile hareket ederek ikileyici bir kelimei şehadet uyduran mevcut Sünni ve Şii öğretilerin birkaç yüz yıl içinde nasıl şeytani bir yöntemle kenardan halkın diline ve gönlüne nasıl sinsice sokulduğunun kesin delillerini oluşturur bu tarihi altın ve gümüş sikkeler. Kitapta ve doğada gösterilen bu ayetlere ve işaretlere rağmen atalarının dinini ve mezhebini körü körüne izlemeye devam edenleri aşağıdaki ayetler çok iyi betimlemektedir:
7:146 Yeryüzünde haksız yere büyüklenenleri ayet ve işaretlerimden çevireceğim. Her türlü işareti de görseler onaylamazlar. Doğru yolu görseler onu yol edinmezler. Ama azgınlık yolunu görseler onu yol edinirler. Zira onlar ayetlerimizi yalanladılar ve aldırış etmediler.
7:147 Ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını inkâr edenlerin yaptıkları boşunadır. Yaptıklarının karşılığını almayacaklar mı?
 

TEVFiK

Vip Üye
Katılım
11 Haziran 2012
Mesajlar
3,906
Beğeni
7,688
Puanları
113
Yaş
65
Konum
FETHİYE,MANİSA,İZMİR.
Cevap: Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

Selamunaleyküm Sayın Ustam Allah C.C. Razı Olsun der.Elinize ve Emeğinize Sağlık derim Saygılarımla.;);)
 

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Cevap: Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

Amin Tevfik ustam
Teşekkür ederim;)
 

star21

Kullanıcı
Katılım
11 Ağustos 2012
Mesajlar
2,733
Beğeni
430
Puanları
83
Cevap: Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

çok güzel ve değerli bir konu emeğine sağlık..
 

naftabar

Kullanıcı
Katılım
22 Temmuz 2012
Mesajlar
817
Beğeni
43
Puanları
28
Konum
Ağrı
Cevap: Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

tek kelimeyle harika:rolleyes:
 

beytanya

Kullanıcı
Katılım
22 Temmuz 2012
Mesajlar
833
Beğeni
45
Puanları
18
Konum
Ağrı
Cevap: Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

Eline sağlık ustam, paylaşım için teşekkürler:rolleyes:
 

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Cevap: Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

Beğendiğinize sevindim:rolleyes:
Umarım faydalı olur:p
 

hamzadan

Kullanıcı
Katılım
11 Temmuz 2013
Mesajlar
352
Beğeni
778
Puanları
93
Yaş
61
Konum
Bakırköy
Cevap: Kelime-i Tevhid’e Karşı Kelime-i Tesniye

LÂ İLAHE İLLALLAH, MUHAMMED RASULULLAH....Yaratılış senaryosunda son elçisini Hz.Muhammed (salat selam ona olsun) olarak tayin eden,O'nun hürmetine Hz.Adem aleyhisselamı affeden ALLAH TEALA HAZRETLERİNİ,yarattıkları ve yaratacakları sayısınca hamd İLE sena ederiz vesselam....
 
Üst