Nasreddin Hoca bir gün gölün kenarında oturmuş dünden kalan çanakları temizliyormuş. Biraz sonra yanına bir köylü gelmiş.
- Nasılsın Hoca ? Halin keyfin nasıl ? diye sormuş.
- Ya ! sorma efendi. Hanım beni deli ediyor. Canım çok sıkkın.
Köylü Hocayı br müddet dinledikten sonra demiş ki,
- Hoca bende esrar denen birşey var. içtiğin zaman ne derdin kalır ne tasan. ister misin ?
- Tamam, demiş hoca.
Köylü hemen cebinden cigarayı çıkarıp yakmış. Bir yandan içiyorlar bir yandan da köylü hoca' ya
esrar' ın yasak olduğunu yakalanırlarsa ceza yiyeceklerini söylüyormuş. Tam o anda uzaklardan birinin yanlarına geldiğini fark etmişler.
Hoca' da köylü' de bir anda telaşa kapılmışlar. Hoca hemen atlamış
- Sakın sesini çıkarma. Ben hallederim.
Demiş ve hemen kapları almış göle maya çalmaya başlamış.
Yanlarına gelen adam selam sabahtan sonra bir anda o soruyu sormuş.
- Hoca sorması ayıp elinde o kaplarla ne yapıyorsun burada ?
Hoca demiş ki
- Görmüyor musun ? Göle yoğurt mayalıyorum.
Adam şaşkınlık ve tebessümle karışık bir ifadeyle
- Ya ! Hocam hiç göl maya tutar mı ?
Hoca o tarihi cevabı yapıştırmış hemen...
- Ya tutarsa ?
Bunu duyan adam, aldığı cevabın sersemliğiyle köye doğru gözden kaybolmuş. Hoca ve arkadaşı hemen cigara' yı çıkartıp tekrar yakmışlar.
Hocanın bu soğuk kanlı ve akıllıca cevabına arkadaşı dayanamamış ve demiş,
- Hoca Valla bravo sana. iyi yırttık sayende.
Hoca biraz tebessüm biraz da heyecanla adama dönmüş ve demiş ki,
- Ya o bişey değil de, Bu salak gidip herkese ''' Hoca gölde yoğur mayalıyordu ''' diye anlatır şimdi demiş !! (alkış)
- Nasılsın Hoca ? Halin keyfin nasıl ? diye sormuş.
- Ya ! sorma efendi. Hanım beni deli ediyor. Canım çok sıkkın.
Köylü Hocayı br müddet dinledikten sonra demiş ki,
- Hoca bende esrar denen birşey var. içtiğin zaman ne derdin kalır ne tasan. ister misin ?
- Tamam, demiş hoca.
Köylü hemen cebinden cigarayı çıkarıp yakmış. Bir yandan içiyorlar bir yandan da köylü hoca' ya
esrar' ın yasak olduğunu yakalanırlarsa ceza yiyeceklerini söylüyormuş. Tam o anda uzaklardan birinin yanlarına geldiğini fark etmişler.
Hoca' da köylü' de bir anda telaşa kapılmışlar. Hoca hemen atlamış
- Sakın sesini çıkarma. Ben hallederim.
Demiş ve hemen kapları almış göle maya çalmaya başlamış.
Yanlarına gelen adam selam sabahtan sonra bir anda o soruyu sormuş.
- Hoca sorması ayıp elinde o kaplarla ne yapıyorsun burada ?
Hoca demiş ki
- Görmüyor musun ? Göle yoğurt mayalıyorum.
Adam şaşkınlık ve tebessümle karışık bir ifadeyle
- Ya ! Hocam hiç göl maya tutar mı ?
Hoca o tarihi cevabı yapıştırmış hemen...
- Ya tutarsa ?
Bunu duyan adam, aldığı cevabın sersemliğiyle köye doğru gözden kaybolmuş. Hoca ve arkadaşı hemen cigara' yı çıkartıp tekrar yakmışlar.
Hocanın bu soğuk kanlı ve akıllıca cevabına arkadaşı dayanamamış ve demiş,
- Hoca Valla bravo sana. iyi yırttık sayende.
Hoca biraz tebessüm biraz da heyecanla adama dönmüş ve demiş ki,
- Ya o bişey değil de, Bu salak gidip herkese ''' Hoca gölde yoğur mayalıyordu ''' diye anlatır şimdi demiş !! (alkış)