zeus sunağı bergama | Define işaretleri ve anlamları

zeus sunağı bergama

BoZKurT

"R@m@z@n"
Forum Düzeni
Katılım
22 Mart 2012
Mesajlar
9,517
Beğeni
17,043
Puanları
113
Konum
İstanbul
cad5fb6354231d9ee566fd5831ba55f21.jpg

Bergama Zeus Sunağı
Bergama Zeus Sunağı konumu itibariyle İzmir Bergama’da yer almaktadır. Fakat Berlin Bergama Müzesi’nde sergilenmektedir. Erken hellenistikte önemli bir konuma sahiptir. Klasik dönemde Atina ve Parthenon neyse hellenistik dönemde Pergamon ve Atlar o sınıftadır. Kentin merkezinde yer alan sunakta yapılan kazı çalışmaları sonucu saptanan erken dönem apsidal yapı kalıntıları gösteriyor ki bu alan, sunak yapılmadan önce de kutsal bir içerik taşıyordu. Görkemli yapısı ve kent için önemi oldukça büyük boyutludur.
Atların yapımına 2. Eumenes (İ.Ö. 197-159) döneminde başlanmış, 2. Attalos (İ.Ö. 159-139) döneminde tamamlanmıştır. Anıtın mimarı ve heykeltıraşı Menekrates’tir. Farklı heykeltıraşlarla birlikte sunak ortaya konmuştur. Genel hatlarıyla İ.Ö 170-155 yıllarına tarihlenmektedir. İsmi her ne kadar “ Zeus” başlığı altında toplanmışsa da diğer tanrılar da yer almaktadır. Toplamda 75 kabartması bulunmaktadır.
Kabartmalarda tanrılar-gigantlar savaşı ve Telephos Frizi yer almaktadır. Plan olarak bakıldığında temenosla çevrili “U” formludur. Dış yüzde yüksek kabartma şeklinde tanrılar-gigantlar savaşı ve Batı yönündeki merdivenleri aşıp sunak içine girildiğinde duvarlarda Telephos frizi yer almaktadır.
Sunağın doğu kısmında Olymposlu tanrılar vurgulanmıştır. Merkezde Zeus ve Athena, dışa doğru Artemis, Apollon, Leto gibi tanrı figürleri dikkati çekmektedir. Hekate ile başlayıp Ares ile son bulan doğu yönde tanrılar atribütleriyle konuşlanmıştır. Demeter, İsis, Hephaistos’un isimleri bulunsa da kabartmaları henüz ele geçmemiştir. Athena yılanıyla birlikte Alkyoneus ile mücadele etmektedir. Gaia’nın oğlu Alkyoneus yere bastığı an güçlenmektedir. Athena saçlarından tutup yere basmasını engellemeye çalışırken, Alkyoneus acı ile kendini kurtarmaya çalışmaktadır. Gaia’nın çaresiz ana acısı yüzünden okunmaktadır. Zeus gigantla, Apollon Ephialtesle, Artemis Othosla mücadele etmektedir.
Güney yönde ise kabartmalar göksel ışık üzerindedir. Rhea, Eos, Helios, Selene, Uranos gibi figürler bulunmaktadır.
Kuzey yönde tanrısal karanlık ve yıldızlar betimlenmiştir. Aphrodite, Eros, Nyks, Keto başta olmak üzere bir takım tanrılar yer alır.
Batı yönde ise Dionysos, Satyr, Semele, Amphitrite, Nereus, Triton, Okeanos gibi figürler verilmiştir.
Sunağın iç kısmına baktığımızda Telephos’un hayatından kesitler yer almaktadır. Narratif bir anlatım söz konusudur. Herakles Auge’yi görüyor aşık oluyor ve birlikte olurlar. Athena rahibesi Auge’nin babası olan kral, doğacak çocuğun krallığının sonunu getireceğini kahinlerinden öğrenince kızını bir sandığa koyup salar. Auge, Mysia kıyılarında karaya vurur. Mysia kralı Teutrias alıp evlat edinir. Telephos ise Herakles tarafından alınır ve Nympheler tarafından bakılır. Troia savaşında gemisiyle yolu kaybeder ve Mysia kıyılarına gelir. Theutrias, Auge ve Telephos’un evlenmesini ister. Fakat anlaşılır ki kişiler ana-oğullardır.
Zeus Atları barok sanatının zirvesini oluşturur. Kabartmalardaki ışık-gölge kontrastı dikkati oldukça fazlasıyla çekmektedir. Sunakta tanrısal savaşın hengamesi, koşuşturması, havası, dehşeti olanca varlığıyla hissedilmektedir. Anlatımlarda her şey hareket halindedir. Bir gruplama olmamış sanki savaşın bir anı betimlenmiştir. Kopukluk yoktur. Teatral hava oldukça başarılıdır. Sanatçılar klasik dönem etkisiyle kabartmaları oluşturmuşlardır. Athena’yı taçlandıran Nike, Parthenon’da da mevcuttur. Versaillesli Artemis ile sunaktaki Artemis Kabartması oldukça benzemektedir. Sunak içinde yer alan Herakles figürü Pharnesia Heraklesi ile neredeyse tıpatıp benzemektedir. Bu dönemde yapılan eserler klasikçi düşüncede fakat farklılıklarla verilmiştir. Yüksek kabartmanın izleyicideki etkisi çok fazladır. Örneğin Athena alana sığmamış ve kabartmadan taşan gigantlar etkiyi arttırmaktadır. Nyks’ün yüzündeki klasik etkiler dikkate değerdir. Tok çenesi, ideal görüntüsü, gözlerin keskinliği, alından inan düz burun, klasik etkiyi kanıtlamaktadır. Fakat giysi tipi klasikte göremeyeceğiniz türden farklı yapıya sahiptir. Bu yönüyle klasikten ayrılmaktadır. Vücut dönüşlerindeki zorlamalar, vücuttaki incelmeler bunu destekler niteliktedir. Kısacası klasik gelenekteki ustalar çalışmıştır. Hellenistik dönemde İ.Ö. 2. yy’da başlayan klasistik izleri taşıması yapıldığı doğrular niteliktedir.
Bergama Zeus Sunağı konumu itibariyle İzmir Bergama’da yer almaktadır. Fakat Berlin Bergama Müzesi’nde sergilenmektedir. Erken hellenistikte önemli bir konuma sahiptir. Klasik dönemde Atina ve Parthenon neyse hellenistik dönemde Pergamon ve Atlar o sınıftadır. Kentin merkezinde yer alan sunakta yapılan kazı çalışmaları sonucu saptanan erken dönem apsidal yapı kalıntıları gösteriyor ki bu alan, sunak yapılmadan önce de kutsal bir içerik taşıyordu. Görkemli yapısı ve kent için önemi oldukça büyük boyutludur.
Atların yapımına 2. Eumenes (İ.Ö. 197-159) döneminde başlanmış, 2. Attalos (İ.Ö. 159-139) döneminde tamamlanmıştır. Anıtın mimarı ve heykeltıraşı Menekrates’tir. Farklı heykeltıraşlarla birlikte sunak ortaya konmuştur. Genel hatlarıyla İ.Ö 170-155 yıllarına tarihlenmektedir. İsmi her ne kadar “ Zeus” başlığı altında toplanmışsa da diğer tanrılar da yer almaktadır. Toplamda 75 figür kabartması bulunmaktadır.
Kabartmalarda tanrılar-gigantlar savaşı ve Telephos Frizi yer almaktadır. Plan olarak bakıldığında temenosla çevrili “U” formludur. Dış yüzde yüksek kabartma şeklinde tanrılar-gigantlar savaşı ve Batı yönündeki merdivenleri aşıp sunak içine girildiğinde duvarlarda Telephos frizi yer almaktadır.
Sunağın doğu kısmında Olymposlu tanrılar vurgulanmıştır. Merkezde Zeus ve Athena, dışa doğru Artemis, Apollon, Leto gibi tanrı figürleri dikkati çekmektedir. Hekate ile başlayıp Ares ile son bulan doğu yönde tanrılar atribütleriyle konuşlanmıştır. Demeter, İsis, Hephaistos’un isimleri bulunsa da kabartmaları henüz ele geçmemiştir. Athena yılanıyla birlikte Alkyoneus ile mücadele etmektedir. Gaia’nın oğlu Alkyoneus yere bastığı an güçlenmektedir. Athena saçlarından tutup yere basmasını engellemeye çalışırken, Alkyoneus acı ile kendini kurtarmaya çalışmaktadır. Gaia’nın çaresiz ana acısı yüzünden okunmaktadır. Zeus gigantla, Apollon Ephialtesle, Artemis Othosla mücadele etmektedir.
Güney yönde ise kabartmalar göksel ışık üzerindedir. Rhea, Eos, Helios, Selene, Uranos gibi figürler bulunmaktadır.
Kuzey yönde tanrısal karanlık ve yıldızlar betimlenmiştir. Aphrodite, Eros, Nyks, Keto başta olmak üzere bir takım tanrılar yer alır.
Batı yönde ise Dionysos, Satyr, Semele, Amphitrite, Nereus, Triton, Okeanos gibi figürler verilmiştir.
Sunağın iç kısmına baktığımızda Telephos’un hayatından kesitler yer almaktadır. Narratif bir anlatım söz konusudur. Herakles Auge’yi görüyor aşık oluyor ve birlikte olurlar. Athena rahibesi Auge’nin babası olan kral, doğacak çocuğun krallığının sonunu getireceğini kahinlerinden öğrenince kızını bir sandığa koyup salar. Auge, Mysia kıyılarında karaya vurur. Mysia kralı Teutrias alıp evlat edinir. Telephos ise Herakles tarafından alınır ve Nympheler tarafından bakılır. Troia savaşında gemisiyle yolu kaybeder ve Mysia kıyılarına gelir. Theutrias, Auge ve Telephos’un evlenmesini ister. Fakat anlaşılır ki kişiler ana-oğullardır.
Zeus Atları barok sanatının zirvesini oluşturur. Kabartmalardaki ışık-gölge kontrastı dikkati oldukça fazlasıyla çekmektedir. Sunakta tanrısal savaşın hengamesi, koşuşturması, havası, dehşeti olanca varlığıyla hissedilmektedir. Anlatımlarda her şey hareket halindedir. Bir gruplama olmamış sanki savaşın bir anı betimlenmiştir. Kopukluk yoktur. Teatral hava oldukça başarılıdır. Sanatçılar klasik dönem etkisiyle kabartmaları oluşturmuşlardır. Athena’yı taçlandıran Nike, Parthenon’da da mevcuttur. Versaillesli Artemis ile sunaktaki Artemis Kabartması oldukça benzemektedir. Sunak içinde yer alan Herakles figürü Pharnesia Heraklesi ile neredeyse tıpatıp benzemektedir. Bu dönemde yapılan eserler klasikçi düşüncede fakat farklılıklarla verilmiştir. Yüksek kabartmanın izleyicideki etkisi çok fazladır. Örneğin Athena alana sığmamış ve kabartmadan taşan gigantlar etkiyi arttırmaktadır. Nyks’ün yüzündeki klasik etkiler dikkate değerdir. Tok çenesi, ideal görüntüsü, gözlerin keskinliği, alından inan düz burun, klasik etkiyi kanıtlamaktadır. Fakat giysi tipi klasikte göremeyeceğiniz türden farklı yapıya sahiptir. Bu yönüyle klasikten ayrılmaktadır. Vücut dönüşlerindeki zorlamalar, vücuttaki incelmeler bunu destekler niteliktedir. Kısacası klasik gelenekteki ustalar çalışmıştır. Hellenistik dönemde İ.Ö. 2. yy’da başlayan klasistik izleri taşıması yapıldığı tarihi doğrular niteliktedir.
 

TEVFiK

Vip Üye
Katılım
11 Haziran 2012
Mesajlar
3,906
Beğeni
7,687
Puanları
113
Yaş
65
Konum
FETHİYE,MANİSA,İZMİR.
Cevap: zeus sunağı bergama

Selamunaleyküm Sayın Bozkurt Ustam Paylaşımlarınız birer Harika Elinize ve Emeklerinize Sağlık Saygılarımla.;)
cad5fb6354231d9ee566fd5831ba55f21.jpg
 

beytanya

Kullanıcı
Katılım
22 Temmuz 2012
Mesajlar
833
Beğeni
45
Puanları
18
Konum
Ağrı
Cevap: zeus sunağı bergama

Elinize sağlık ustam, paylaşım için teşekkürler:rolleyes:
 

aliveli44

ONURSAL ÜYE
Forum Düzeni
Admin
Super Moderatör
Vip Üye
Katılım
12 Haziran 2012
Mesajlar
11,018
Beğeni
20,950
Puanları
426
Konum
Malatya
Cevap: zeus sunağı bergama

Güzel paylaşım:rolleyes:
 

star21

Kullanıcı
Katılım
11 Ağustos 2012
Mesajlar
2,733
Beğeni
430
Puanları
83
Cevap: zeus sunağı bergama

emeğine sağlık ona yakışan bir sunak olmuş :)
 

Serhat

Kullanıcı
Katılım
12 Temmuz 2012
Mesajlar
224
Beğeni
2
Puanları
18
Konum
Elazığ.
Cevap: zeus sunağı bergama

Emeğine sağlık ustad çok güzel paylaşım..
 
Üst