- Katılım
- 27 Ağustos 2012
- Mesajlar
- 8,795
- Beğeni
- 11,115
- Puanları
- 113
Hani derler ya yok şöyle yok böyle birileri bir mezar açmışlar içinden neler çıkmış neler .
Bakalım neler çıkmış neler hep birlikte öğrenelim....
Nekropol....
Çalışmalara 2004 yılında, Çanakkale Arkeoloji Müzesi’nin ‘Kurtarma Kazısı’ gerçekleştirdiği, Kemer Köyü içerisindeki Nekropol alanında, çevre temizliği ile başlanmıştır (Resim.3)
. Akropol alanında ilk günlerdeki çalışmalar, sadece Müzenin 2004 yılı kazısının sonunda kazı çukuruna iş makineleriyle doldurduğu yaklaşık 2m.’lik toprağın çıkarılması işlemiyle geçmiştir. Bu atık toprağın içerisinden iki fayans boncuk, birkaç unguentarium ve çok sayıda kırık seramik parçası ele geçmiştir. Müze kazısının atıklarının temizlenmesi sonrasında, alanda düzgün tabaka kazısı yapılmayıp, öbek öbek çukurların açıldığı, bu yüzden düzgün bir seviyenin yakalanmasının olanaksız olduğu ortaya çıkmıştır.
Kazı alanı önceki yılki açmalara uygun olarak 10x10m. lik karelere ayrılmış, fakat buluntu yoğunluğu dikkate alınarak her açma tekrar 4’e bölünerek bu alt bölümlere a,b,c ve d alt adları verilmiştir (Resim 4) .
Mezar adları ortaya çıkış sıralarına göre verildiğinden, bütün nekropol alanında tek bir sıralama oluşmuş; açma adları dikkate alınmamıştır. Mezarlar alt tipleri olmakla birlikte bir özellik göstermeyenler M; toplu mezarlar TM; pitos mezarlar PM; taş sandık mezarlar TSM ve urne mezarlar UM şeklinde kodlanmıştır.
E3-c açmasında dolgu toprağın kaldırılmasından sonra herhangi bir yeni kazma işlemi yapılmamıştır.
Kazı alanında bir yandan dolgu toprağın temizlenmesine devam edilirken, diğer yandan, E3-d açmasında başlanan yeni kazılarda, M1 -77cm derinlikte ortaya çıkmıştır (Resim 5) .
Düz pişmiş-toprak levhalarla semerdam biçiminde kapatılmış ve başucuna pişmiş toprak bir kapak yerleştirilen mezarda herhangi bir buluntuya rastlanmamıştır. UM1, -150cm. derinlikte bulunmuştur (Resim 6) .
Kemik parçaları ve bir miktar kül ve kömür kalıntısının gözlendiği mezardan başka buluntu çıkmamıştır. Aynı açmanın kuzeydoğu ve güneydoğu köşelerinde, 17cm kalınlığında 20x100cm. boyutlarında M8 mezarının güney ucunda bir yanık kütük ortaya çıkmıştır. Açmanın kuzey-doğu köşesine yakın bir yerde, M5’in sol yarısını tahrip etmiş olan, -150cm derinlikte M6 mezarına ulaşılmıştır (Resim 7) .
Düz pişmiş-toprak levhalarla semerdam biçiminde örtülmüş mezardaki çok fazla erimiş iskeletin başucu kısmında unguentarium parçaları ele geçmiştir. Açmanın güney-doğu sınırında -105cm. derinde rastlanan UM8’in içinden (Resim. 8)
sadece yanmış kemik parçaları elde edilmiştir. Yarısı F3-c açmasında bulunan M45’in başına geniş bir kap (urne) ters çevrilerek kapatılmış ve iskeletin doğrudan toprağa yatırıldığı mezarda, hiçbir bulguya rastlanmamıştır (Resim 9) .
Aynı açmada -140cm. derinlikte yer alan M46 da, doğrudan toprağa yatırılan cesedin yanında yine mezar hediyesi ele geçmemiştir. Bir kısmı E4-b açmasında kalan, M9, -150cm. derinlikte doğrudan toprağa gömülü olarak bulundu. Mezarın içinde herhangi bir bulguya rastlanmadı.
E4-a açmasında, bugünkü yürüme zemininin -100cm. altında çalışmalar sürdürülmüş ve burada bir yanık katmanına rastlanmıştır. Aynı açmada, -135cm. derinlikte M2 ortaya çıkarılmıştır (Resim 10) .
Mezarda iki fayans boncuk bulunmuştur (Resim 11) .
Baş tarafı önceki yılki kazıda ortadan kaldırılan, kuzey-güney yönündeki iskeletin sadece ayak kemikleri bulunabilmiştir. Doğu-batı yönünde, -162cm. derinde M3 ortaya çıkarılmıştır (Resim 12) .
Bu mezardan da, kırık bir kase ele geçmiştir. Yarısı D4-b açmasında kalan M4 ise, -136cm. derinde ortaya çıkarıldı (Resim 13) .
M2 ve M3 de ceset, doğrudan toprağa yatırılmıştır. M4, 3cm. kalınlıkta, 47x 82cm ölçülerinde, dışbükey pişmiş-toprak levhalarla kapatılmıştır. İçinde 7 unguentarium, 2 kandil, 1 Pişmiş-toprak Aphrodite figürini (Resim 14)
, 2 seramik parçası ve 1 kemik kaşık bulunmuştur. E4-a açmasında, -220cm. derinde bir yanık katmanı ortaya çıkarılmıştır. Açmanın ortalarından başlayan ve batı kanarında son bulan, -235cm. derinlikte, ızgara şeklinde dizilmiş yanık (kömürleşmiş) ahşap kütükler ortaya çıkarıldı. Bu yanık tabaka yer yer 30cm. kalınlıkta korunmuştur.
E4-b açmasında ise -168cm. derinlikte bir oinohoe parçası ele geçmiştir. Bir kısmı E3-d açmasında kalan M5’e, -140cm. derinlikte rastlanmıştır (Resim 15) .
Mezarın daha sonra yapılan M6 ve M12 gömüleri yüzünden fazlaca tahrip edildiği, iskeletin sadece belden yukarısı ve sol yarısının korunduğu gözlenmiştir. Mezarı kaplayan pişmiş-toprak levhalar, M12 tarafından yeniden kullanılmıştır. M5’den kötü korunmuş, 2 bronz sikke, boncuklar ve 2 bronz yüzük ele geçmiştir (Resim 16) .
Devam eden kazılarda ortaya çıkan M7’nin etrafının taşlarla sınırlandırıldığı ve etrafında yanık ve kül kalıntıları olduğu tespit edilmiştir (Resim 17) .
Mezardan 1 unguentariuma ait parçalar ele geçmiştir.-160cm. derinlikte ortaya çıkarılan M10’un başı güneydedir ve mezardan 1 pişmiş-toprak unguentarium ele geçmiştir. Buradan -156cm. derinlikte, UM3 ortaya çıkarılmıştır (Resim 18) .
Başı güneybatıya bakan M12, M5’in alt yarısını tahrip etmiş durumda, -148cm. derinlikte ortaya çıkarılmıştır (Resim 19) .
Sol yanı üzerine yatırılmış ve dizlerini biraz karnına doğru çekmiş iskeletin yanında, 1 unguentarium ve kırık unguentarium parçaları, mezar altında ise, 1 pişmiş-toprak ağırşak bulunmuştur. Açmanın doğu sınırında, bir kısmı F4-a açmasında bulunan ve -40 cm derinlikte yer alan, M31 ve M32 ortaya çıkarılmıştır (Resim 20)
(Resim 21) .
Sağında ve solunda birer künk bulunan M32 pişmiş-toprak levhalarla semerdam şeklinde örtülmüştür. Mezarda yoğun bir kül tabakası ile karşılaşılmıştır. Mezardan 6 unguentarium ve küçük metal bir büst ele geçmiştir (Resim 22) .
Pişmiş toprak levhalarla semerdam şeklinde örtülmüş mezarlardan M31’de, cam bir kase (Resim 23)
ve 1 de unguentarium bulunmuştur.
E4-b ile E4-d açmalarının arasında oldukça yoğun bir kül katmanı tespit edilmiştir. Hiçbir mezarla bağlantısı bulunmayan bu kül yığını, muhtemelen bir kremasyon alanına işaret etmektedir (Resim 24) .
E4-c açmasında, M11, -235 cm. derinlikte ortaya çıkarılmıştır (Resim 25) .
Burada bulunan çok sayıdaki kısa gövdeli paslı demir çivi, gömünün ahşap tabutla gerçekleştirildiğini düşündürmüştür. Mezardan 11 adet pişmiş toprak figürin, 1 lekythos, 1 pişmiş toprak kupa, biri pişmiş toprak diğeri cam 2 unguentarium bulunmuştur. E4-c açmasında, -240cm. derinlikte, hiçbir mezarla bağlantısı tespit edilemeyen 1 pişmiş toprak kandil ve aynı derinlikte, TSM 1’in batı kenarında, 1 pişmiş toprak kase bulunmuştur. Ayrıca bu açmada -240cm. derinlikte, tabanı düz pişmiş-toprak levha döşeli, içerisinde herhangi bir buluntuya rastlanmayan, M20 ortaya çıkarılmıştır (Resim 26) .
Bakalım neler çıkmış neler hep birlikte öğrenelim....
Nekropol....
Çalışmalara 2004 yılında, Çanakkale Arkeoloji Müzesi’nin ‘Kurtarma Kazısı’ gerçekleştirdiği, Kemer Köyü içerisindeki Nekropol alanında, çevre temizliği ile başlanmıştır (Resim.3)
. Akropol alanında ilk günlerdeki çalışmalar, sadece Müzenin 2004 yılı kazısının sonunda kazı çukuruna iş makineleriyle doldurduğu yaklaşık 2m.’lik toprağın çıkarılması işlemiyle geçmiştir. Bu atık toprağın içerisinden iki fayans boncuk, birkaç unguentarium ve çok sayıda kırık seramik parçası ele geçmiştir. Müze kazısının atıklarının temizlenmesi sonrasında, alanda düzgün tabaka kazısı yapılmayıp, öbek öbek çukurların açıldığı, bu yüzden düzgün bir seviyenin yakalanmasının olanaksız olduğu ortaya çıkmıştır.
Kazı alanı önceki yılki açmalara uygun olarak 10x10m. lik karelere ayrılmış, fakat buluntu yoğunluğu dikkate alınarak her açma tekrar 4’e bölünerek bu alt bölümlere a,b,c ve d alt adları verilmiştir (Resim 4) .
Mezar adları ortaya çıkış sıralarına göre verildiğinden, bütün nekropol alanında tek bir sıralama oluşmuş; açma adları dikkate alınmamıştır. Mezarlar alt tipleri olmakla birlikte bir özellik göstermeyenler M; toplu mezarlar TM; pitos mezarlar PM; taş sandık mezarlar TSM ve urne mezarlar UM şeklinde kodlanmıştır.
E3-c açmasında dolgu toprağın kaldırılmasından sonra herhangi bir yeni kazma işlemi yapılmamıştır.
Kazı alanında bir yandan dolgu toprağın temizlenmesine devam edilirken, diğer yandan, E3-d açmasında başlanan yeni kazılarda, M1 -77cm derinlikte ortaya çıkmıştır (Resim 5) .
Düz pişmiş-toprak levhalarla semerdam biçiminde kapatılmış ve başucuna pişmiş toprak bir kapak yerleştirilen mezarda herhangi bir buluntuya rastlanmamıştır. UM1, -150cm. derinlikte bulunmuştur (Resim 6) .
Kemik parçaları ve bir miktar kül ve kömür kalıntısının gözlendiği mezardan başka buluntu çıkmamıştır. Aynı açmanın kuzeydoğu ve güneydoğu köşelerinde, 17cm kalınlığında 20x100cm. boyutlarında M8 mezarının güney ucunda bir yanık kütük ortaya çıkmıştır. Açmanın kuzey-doğu köşesine yakın bir yerde, M5’in sol yarısını tahrip etmiş olan, -150cm derinlikte M6 mezarına ulaşılmıştır (Resim 7) .
Düz pişmiş-toprak levhalarla semerdam biçiminde örtülmüş mezardaki çok fazla erimiş iskeletin başucu kısmında unguentarium parçaları ele geçmiştir. Açmanın güney-doğu sınırında -105cm. derinde rastlanan UM8’in içinden (Resim. 8)
sadece yanmış kemik parçaları elde edilmiştir. Yarısı F3-c açmasında bulunan M45’in başına geniş bir kap (urne) ters çevrilerek kapatılmış ve iskeletin doğrudan toprağa yatırıldığı mezarda, hiçbir bulguya rastlanmamıştır (Resim 9) .
Aynı açmada -140cm. derinlikte yer alan M46 da, doğrudan toprağa yatırılan cesedin yanında yine mezar hediyesi ele geçmemiştir. Bir kısmı E4-b açmasında kalan, M9, -150cm. derinlikte doğrudan toprağa gömülü olarak bulundu. Mezarın içinde herhangi bir bulguya rastlanmadı.
E4-a açmasında, bugünkü yürüme zemininin -100cm. altında çalışmalar sürdürülmüş ve burada bir yanık katmanına rastlanmıştır. Aynı açmada, -135cm. derinlikte M2 ortaya çıkarılmıştır (Resim 10) .
Mezarda iki fayans boncuk bulunmuştur (Resim 11) .
Baş tarafı önceki yılki kazıda ortadan kaldırılan, kuzey-güney yönündeki iskeletin sadece ayak kemikleri bulunabilmiştir. Doğu-batı yönünde, -162cm. derinde M3 ortaya çıkarılmıştır (Resim 12) .
Bu mezardan da, kırık bir kase ele geçmiştir. Yarısı D4-b açmasında kalan M4 ise, -136cm. derinde ortaya çıkarıldı (Resim 13) .
M2 ve M3 de ceset, doğrudan toprağa yatırılmıştır. M4, 3cm. kalınlıkta, 47x 82cm ölçülerinde, dışbükey pişmiş-toprak levhalarla kapatılmıştır. İçinde 7 unguentarium, 2 kandil, 1 Pişmiş-toprak Aphrodite figürini (Resim 14)
, 2 seramik parçası ve 1 kemik kaşık bulunmuştur. E4-a açmasında, -220cm. derinde bir yanık katmanı ortaya çıkarılmıştır. Açmanın ortalarından başlayan ve batı kanarında son bulan, -235cm. derinlikte, ızgara şeklinde dizilmiş yanık (kömürleşmiş) ahşap kütükler ortaya çıkarıldı. Bu yanık tabaka yer yer 30cm. kalınlıkta korunmuştur.
E4-b açmasında ise -168cm. derinlikte bir oinohoe parçası ele geçmiştir. Bir kısmı E3-d açmasında kalan M5’e, -140cm. derinlikte rastlanmıştır (Resim 15) .
Mezarın daha sonra yapılan M6 ve M12 gömüleri yüzünden fazlaca tahrip edildiği, iskeletin sadece belden yukarısı ve sol yarısının korunduğu gözlenmiştir. Mezarı kaplayan pişmiş-toprak levhalar, M12 tarafından yeniden kullanılmıştır. M5’den kötü korunmuş, 2 bronz sikke, boncuklar ve 2 bronz yüzük ele geçmiştir (Resim 16) .
Devam eden kazılarda ortaya çıkan M7’nin etrafının taşlarla sınırlandırıldığı ve etrafında yanık ve kül kalıntıları olduğu tespit edilmiştir (Resim 17) .
Mezardan 1 unguentariuma ait parçalar ele geçmiştir.-160cm. derinlikte ortaya çıkarılan M10’un başı güneydedir ve mezardan 1 pişmiş-toprak unguentarium ele geçmiştir. Buradan -156cm. derinlikte, UM3 ortaya çıkarılmıştır (Resim 18) .
Başı güneybatıya bakan M12, M5’in alt yarısını tahrip etmiş durumda, -148cm. derinlikte ortaya çıkarılmıştır (Resim 19) .
Sol yanı üzerine yatırılmış ve dizlerini biraz karnına doğru çekmiş iskeletin yanında, 1 unguentarium ve kırık unguentarium parçaları, mezar altında ise, 1 pişmiş-toprak ağırşak bulunmuştur. Açmanın doğu sınırında, bir kısmı F4-a açmasında bulunan ve -40 cm derinlikte yer alan, M31 ve M32 ortaya çıkarılmıştır (Resim 20)
(Resim 21) .
Sağında ve solunda birer künk bulunan M32 pişmiş-toprak levhalarla semerdam şeklinde örtülmüştür. Mezarda yoğun bir kül tabakası ile karşılaşılmıştır. Mezardan 6 unguentarium ve küçük metal bir büst ele geçmiştir (Resim 22) .
Pişmiş toprak levhalarla semerdam şeklinde örtülmüş mezarlardan M31’de, cam bir kase (Resim 23)
ve 1 de unguentarium bulunmuştur.
E4-b ile E4-d açmalarının arasında oldukça yoğun bir kül katmanı tespit edilmiştir. Hiçbir mezarla bağlantısı bulunmayan bu kül yığını, muhtemelen bir kremasyon alanına işaret etmektedir (Resim 24) .
E4-c açmasında, M11, -235 cm. derinlikte ortaya çıkarılmıştır (Resim 25) .
Burada bulunan çok sayıdaki kısa gövdeli paslı demir çivi, gömünün ahşap tabutla gerçekleştirildiğini düşündürmüştür. Mezardan 11 adet pişmiş toprak figürin, 1 lekythos, 1 pişmiş toprak kupa, biri pişmiş toprak diğeri cam 2 unguentarium bulunmuştur. E4-c açmasında, -240cm. derinlikte, hiçbir mezarla bağlantısı tespit edilemeyen 1 pişmiş toprak kandil ve aynı derinlikte, TSM 1’in batı kenarında, 1 pişmiş toprak kase bulunmuştur. Ayrıca bu açmada -240cm. derinlikte, tabanı düz pişmiş-toprak levha döşeli, içerisinde herhangi bir buluntuya rastlanmayan, M20 ortaya çıkarılmıştır (Resim 26) .