KISSADAN HİSSELER | Sayfa 3 | Define işaretleri ve anlamları

KISSADAN HİSSELER

Abdullah313

Kullanıcı
Katılım
18 Mart 2016
Mesajlar
533
Beğeni
1,329
Puanları
93
Yaş
54
HABİB BABA
Doğu Anadolu’dan, Habib Baba isimli bir şahıs, 4.Murad devrinde, gemiyle Hacca gitmek için İstanbul’a gelmiş. Fakat ne yazık ki, Hacca giden gemiye yetişememiş. “Bunda da vardır bir hayır” demiş içinden…
Aylarca yol aldığından toza toprağa batmış, yaralar içinde kalmış, uyuz olmuş. Memleketine dönmeden önce güzelce bir yıkanıp temizlenmek amacıyla bir hamama gelmiş.
Yıkanmak istediğini söylediği hamamcıdan red cevabını alınca sebebini sormuş.
Büyük Sultan Murad Han’ın vezirleri vardır hamamda. Kimseyi almamam için emir verdiler, diye cevaplamış hamamcı.
Yıkanmadan bu uyuz illetinden kurtulamayacağını bilen Habib Baba, adeta yalvarmış hamamcıya :
İzin ver evladım, bir köşede yıkanıvereyim. Kimseler farketmez beni.
Hamamcı, yaşlı adamın ısrarlarına dayanamamış, vezirlere görünmeden yıkanması için sıkı sıkı tembihte bulunduktan sonra içeriye almış.
Biraz sonra, hamama, tebdil-i kıyafet, Sultan 4.Murad Han’da gelmiş, yıkanmak istediğini söylemiş. Hamamcı aynı şekilde, tanıyamadığı bu gence de durumu anlatmış, içeri alamayacağını söylemiş. Sultan’ın ısrarları hamamcıyı bir kez daha yumuşatmış, O’nu da sıkı sıkı tembihledikten sonra, Habib Baba’nın yanına göndermiş.
Başlamışlar beraberce yıkanmaya. Birbirlerine su döküyor, sırayla sırtlarını keseliyorlarmış. Bir ara 4.Murad ihtiyarın düşüncelerini öğrenmek amacıyla sormuş:
Sen de istemez miydin baba şöyle vezir olmayı? Baksana koskoca hamamı kapatmış, gönüllerince yıkanıyorlar. Biz ise şu daracık alanda debelenip dururuz. A be evladım, demiş Habib Baba. Böyle vezir olacaksında ne olacak?
Şu dünyada öyle bir Sultana vezir olacaksın ki, vezirlerinin bile karşısında tir tir titrediği Sultana, senin uyuzlu sırtını keseletsin
Padişahı alem olmak, bir kuru dava imiş.
Bir veliye bende (köle) olmak, cümleden ala (yüce) imiş.
(Yavuz Sultan Selim Han hz.leri)
 

OKLiT

DENETİM SORUMLUSU
Super Moderatör
Katılım
4 Mayıs 2022
Mesajlar
2,862
Beğeni
5,253
Puanları
113
Selamün aleyküm arkadaşlar
@GÜLBAHÇELi ustam emek vermis guzel konular paylaşım yapmış öylesine bakiyordum otuz Arkadaş konulara bakmış okumuş veya okumamis bisi dedigmiz yok ama okuyan arkadaş en azından bir beğen tuşuna basar oda size kalmış elbette yeni kıssadan hisse yazmasını isteyecektimki vaz geçtim o guzelim yazilara konuya alti begeni gelmis kaya resimleri bile bundan cok begeni aliyor bu demekki alti kisi okumus tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum
 

GÜLBAHÇELi

USTA
Super Moderatör
Katılım
5 Şubat 2021
Mesajlar
1,660
Beğeni
4,772
Puanları
113
Selamün aleyküm arkadaşlar
@GÜLBAHÇELi ustam emek vermis guzel konular paylaşım yapmış öylesine bakiyordum otuz Arkadaş konulara bakmış okumuş veya okumamis bisi dedigmiz yok ama okuyan arkadaş en azından bir beğen tuşuna basar oda size kalmış elbette yeni kıssadan hisse yazmasını isteyecektimki vaz geçtim o guzelim yazilara konuya alti begeni gelmis kaya resimleri bile bundan cok begeni aliyor bu demekki alti kisi okumus tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum
gurban ben beğeni almak için paylaşım yapmıyorum genede düşüncenden dolayı saolasın isteyen okusun istemeyen okumasın maksat birşeyler paylaşıp foruma katkı sağlamak ve okuyanların yazanlardan kıssadan hisse almasıdır yadeyilse beğeni tuşuna basılmış basılmamış hiç önemli deyil ben arasıra gene paylaşıma devam ederim bazen bakacak konu kalmıyor o zaman vakit geçirmek isteyenler okur vakit geçirir 😉
 

GÜLBAHÇELi

USTA
Super Moderatör
Katılım
5 Şubat 2021
Mesajlar
1,660
Beğeni
4,772
Puanları
113
Baltayı Bilemek

Bir ormanda iki kişi ağaç kesiyormuş. Birinci adam sabahları erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyu ne dinleniyor ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş. Akşamları da arkadaşından bir kaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş.

İkinci adam ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş. Bir hafta boyunca bu tempoda çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar.

Sonuç: İkinci adam çok daha fazla ağaç kesmiş. Birinci adam öfkelenmiş: "Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çalıştım. Senden daha erken işe başladım, senden daha geç bitirdim. Ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı ne?"

İkinci adam yüzünde tebessümle yanıt vermiş: "

Ortada bir sır yok. Sen durmaksızın çalışırken, ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir.

"Kendimizi geliştirmek, baltamızı bilemektir. Kendimize zaman ayırıp, yaşamımızı objektif bir bakışla gözden geçirmektir. Zayıf bulduğumuz yanlarımızı geliştirmek için çaba göstermektir. Bu, zihnimizin, ruhumuzun, karakterimizin güçlenmesi için olmazsa olmaz bir koşuldur. Delhi'deki ünlü tapınakta Sokrat’ın şu sözü yer alır: "İnsan Kendini Tanı." Kendini tanımak, şu anda olduğumuz noktayla olmak istediğimiz nokta arasındaki yoldur. Kendini tanımak, kendimizi nasıl gördüğümüz ile başkalarının bizi nasıl gördüğü arasında fark olmaması anlamına gelir. Bireysel ve iş yaşamımızda başarılı, mutlu ve doyumlu olmak istiyorsak, baltamızı bilemek için kendimize zaman ayırmalıyız
 

GÜLBAHÇELi

USTA
Super Moderatör
Katılım
5 Şubat 2021
Mesajlar
1,660
Beğeni
4,772
Puanları
113
Beyaz At ve Hükümdar

Hükümdarın birinin beyaz bir atı varmış. Hükümdar, bu atını çok severmiş. Bir gün bütün maiyetinin ("kendi adamlarının") hazır bulunduğu bir sırada:
- Bu beyaz atımın ölüm haberini getirenin kafasını uçurabilirim. Çok dikkatli olun. Çünkü bu beyaz atı canım kadar seviyorum. Onun ölüm haberi bende kriz geçirtebilir, demiş.

Günün birinde, her şeyin eceli gibi beyaz atın da eceli gelir. Ve beyaz at ölür. Hükümdarın adamlarında bir telaştır kopar. Kimse cesaret edemez ki, beyaz atın ölümünü hükümdara haber versinler. Seyis başı, düşünür taşınır, olacak gibi değil. Ben gidip hükümdara haber vereceğim. Öyle olsa da, böyle olsa da bizim kafa gidecek, der. Ve Seyis başı, hükümdarın huzuruna çıkar:
- Hükümdarım, der. Sizin beyaz at var ya!
- Evet der, Hükümdar. Seyis başı:
- O, yatmış, ayaklarını dikmiş, gözlerini yummuş, karnı şişmiş, hiç nefes almıyor, der. Hükümdar :
- Seyis başı, seyis başı! Desene, bizim beyaz at öldü!..
Seyis başı:
- Aman hükümdarım! Ben demedim, siz dediniz hükümdarım, siz dediniz der ve kafayı kurtarır.

Söyleme şeklimiz bir çok şeyi değiştirir.
 

GÜLBAHÇELi

USTA
Super Moderatör
Katılım
5 Şubat 2021
Mesajlar
1,660
Beğeni
4,772
Puanları
113
SABIR KURTULUŞUN ANAHTARIDIR
Akıldan başka zenginlik yoktur;
cehaletten başka fakirlik yoktur;
iyi davranıştan başka miras yoktur;
iyi nasihatten başka yardımcı yoktur.
sabır sabır sabır
 
Üst