- Katılım
- 26 Aralık 2014
- Mesajlar
- 325
- Beğeni
- 1,017
- Puanları
- 93
- Yaş
- 39
Akşemseddîn hazretleri Ankara'ya giderek.
Rastladığı bir kimseye Hacı Bayram-ı Velî'yi nerede bulabileceğini sordu. O da karşı sokakta yanında iki talebesiyle gezen bir zâtı göstererek;
"İşte şu gördüğün, dükkan dükkan gezerek para toplayan kişi Hacı Bayram'dır." dedi.
Akşemseddîn hazretlerinin yüzü buruştu kalbi sıkıntıyla doldu. Demek meşhur velî Hacı Bayram dükkan dükkan para topluyor, buralara kadar kendimi boşuna yormuşum diyerek oradan uzaklaştı.
Sonraki günlerde Akşemseddîn hazretleri bir rüya gördü.
Rüyâsında boynuna takılan bir zincir Hacı Bayram'ın elindeydi.
Akşemseddîn, Haleb'e gitmek istedikçe Hacı Bayram zinciri çekiyordu. Tam boğulmak üzere iken uyanmıştı.
Rüyâ tâbiri gerektirmeyecek kadar açıktı.
Akşemseddîn hızla yola çıktı Hacı Bayram-ı Velî'nin dergâhına ulaştı, onun talebeleriyle tarlada çalıştığını öğrendi.
Hemen oraya koştu, fakat Hâcı Bayram hiç iltifat etmedi.
Akşemseddîn, diğer talebeler gibi tarlada çalıştı.
Yemek vakti gelince, Akşemseddîn'in yüzüne bakmadı.
Hacı Bayram, hazırlanan yemeği talebelerine taksim etti, artığını da köpeklerin çanağına döktürdü.
Akşemseddîn, bir onlara bir de kendine bakarak, nefsine;
"Sen buna lâyıksın!" diyerek, köpeklerin önüne konan yemekten yemeye başladı.
Hacı Bayram-ı Velî, onun bu tevâzusuna dayanamayarak;
"Köse, kalbimize girdin, gel yanıma!" diyerek gönlünü alıp sofrasına oturttu.
Sonra;
"Zincirle zorla gelen misâfiri böyle ağırlarlar." dedi.
Akşemseddîn buna çok sevindi ve kendini onun irfan meclisine verdi.
Rastladığı bir kimseye Hacı Bayram-ı Velî'yi nerede bulabileceğini sordu. O da karşı sokakta yanında iki talebesiyle gezen bir zâtı göstererek;
"İşte şu gördüğün, dükkan dükkan gezerek para toplayan kişi Hacı Bayram'dır." dedi.
Akşemseddîn hazretlerinin yüzü buruştu kalbi sıkıntıyla doldu. Demek meşhur velî Hacı Bayram dükkan dükkan para topluyor, buralara kadar kendimi boşuna yormuşum diyerek oradan uzaklaştı.
Sonraki günlerde Akşemseddîn hazretleri bir rüya gördü.
Rüyâsında boynuna takılan bir zincir Hacı Bayram'ın elindeydi.
Akşemseddîn, Haleb'e gitmek istedikçe Hacı Bayram zinciri çekiyordu. Tam boğulmak üzere iken uyanmıştı.
Rüyâ tâbiri gerektirmeyecek kadar açıktı.
Akşemseddîn hızla yola çıktı Hacı Bayram-ı Velî'nin dergâhına ulaştı, onun talebeleriyle tarlada çalıştığını öğrendi.
Hemen oraya koştu, fakat Hâcı Bayram hiç iltifat etmedi.
Akşemseddîn, diğer talebeler gibi tarlada çalıştı.
Yemek vakti gelince, Akşemseddîn'in yüzüne bakmadı.
Hacı Bayram, hazırlanan yemeği talebelerine taksim etti, artığını da köpeklerin çanağına döktürdü.
Akşemseddîn, bir onlara bir de kendine bakarak, nefsine;
"Sen buna lâyıksın!" diyerek, köpeklerin önüne konan yemekten yemeye başladı.
Hacı Bayram-ı Velî, onun bu tevâzusuna dayanamayarak;
"Köse, kalbimize girdin, gel yanıma!" diyerek gönlünü alıp sofrasına oturttu.
Sonra;
"Zincirle zorla gelen misâfiri böyle ağırlarlar." dedi.
Akşemseddîn buna çok sevindi ve kendini onun irfan meclisine verdi.